Haber: C.Saffet Yılmaz
Dün, (31Temmuz Cumartesi günü) Saat: 17:00'de Ayvalık Cumhuriyet Meydanı'nda bir araya gelen emek ve demokrasi güçleri yaptıkları basın açıklaması ile önceki gün Konya da ırkçı güçlerce katledilen aynı aileden 7 Kürt vatandaşımızın alçakça katledildiği faşist saldırıyı nefretle kınayan bir basın açıklaması yaptılar.Edremit Körfezi Emek ve Demokrasi Bileşenleri adına yapılan açıklamada yapılan alçak saldırının ülkede ayrımcılığı körüklemeyi amaçladığına dikkat çekilerek,şu görüşlere yer verildi.
Konya İli Meram ilçesi'nde12 Mayıs 2021 tarihinde meydana gelen Irkçı saldırı sonrasında tutuklanan şüpheliler serbest bırakılmış, 30.07.2021 tarihinde aynı olayın şüphelilerin de aralarında bulunduğu 50-60 kişi tarafından Kürt aileye koruma kararı alınmasına karşın, saldırı gerçekleştirilmiş ve 7 kişi katledilmiştir.
Irkçı dalgadan medet umanlar kaybedecek, kardeşlik kazanacak!
"Mültecilere ve Kürtlere karşı günlerdir devam eden şoven propaganda zehirli meyvelerini vermeye başladı. Konya'da aynı aileden 3'ü kadın 7 Kürt katledildi. Sorumlusu günlerdir nefret söylemini körükleyen iktidar sahipleri ve şovenizmin değirmenine su taşıyan burjuva muhalefet anlayışıdır.
Bu saldırı Afyon, Ankara-Kahraman ve yine daha önce Konya'da gerçekleşen ırkçı saldırıların bir devamıdır. Saldırıları önlemekle yükümlü devlet ve hükümet sözcüleri 12 Mayıs'ta Konya'da yaşanan vahim saldırıdan sonra bile Dedeoğlu ailesini koruyamamıştır! Katliam göz göre göre gelmiştir. Hrant Dink cinayeti davası nedeniyle görevden el çektirilmesi konuşulan bir emniyet mensubunun Konya'da İl Emniyet Müdürü olarak görev alması da başka bir garabettir.
Hal böyle olduğu halde sorumluluktan sıyrılmaya çalışan hükümet sözcüleri, yaşanan vahim saldırıları “adli vakalar” olarak lanse edip işi geçiştirmeye çalışmaktadır. Oysa bizzat AKP iktidarı eliyle yaratılan bu siyasal iklim neticesinde, her husumet olayını ırkçı söylemlerle linç eylemine dönüştüren zehirlenmiş güruhlar yaratılmıştır. Şiddet saldırılarının ve cinayetlerin hangi tartışma ya da anlaşmazlıktan çıktığından bağımsız olarak, hemen her olayda Kürtlere yönelik nefret ve ırkçı sözlerin kullanıldığı tanıklarla sabittir. Bu durum toplumsal muhalefeti sindirmek ve dizayn etmek üzere ırkçı bir dalganın kabartılmak istendiğinin de resmidir. İktidar blokunun son açıklamaları da bunu doğrular niteliktedir.Tek adam yönetiminden rahatsız olan, işsizlik ve yoksulluğun girdabında çırpınan işçiler ve emekçiler uyanık olmalıdır. Çünkü mültecilere ve Kürtler üzerinden yapılan kışkırtmalar aynı zamanda emekçilerin birliğini bölmeye yönelik girişimlerdir. Halkımız, sorumsuz şekilde bu kervana katılan, Kürtlere ve mültecilere yönelik ayrımcı ifadeler kullanan burjuva muhalefet anlayışına da prim vermemelidir.”
“SİYASET YAPMA HAKKINI SAVUNUYORUZ”
Basın açıklamasının ardından Balıkesir İnsan Hakları Derneği (İHD) Şubesi'nin düzenlediği “SİYASET YAPMA HAKKINI SAVUNUYORUZ” konulu panel saat: 17:30'da Ayvalık İsmet İnönü Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi..İzmir İHD Şb.Eş Bşk.Av.Şükran Öztürk'ün moderatörlüğünde gerçekleşen panelde İHD Onursal Bşk.Akın Birdal,HDP Kocaeli Mv. Dr. Ömer Faruk Gergerlioğlu,Emek Partisi'Önceki dönem Gnl.Bşk. A.Levent Tüzel,SEP Genel Bşk.Güneş Gümüş ve İHD Ankara Şb.Eş Bşk.Fatin Kanat konuşmacı olarak yer aldılar..Panelistler yaptıkları konuşmalarda,AKP-MHP iktidarının 19 yılın sonunda ülkeyi her alanda içinden çıkılmaz bir girdaba sürüklediğine vurgu yapılırken;tek adam rejiminin kendi gerici anlayışını egemen kılarak başka hiçbir siyasi görüş ,düşünce ve anlayışa yaşam hakkı tanımadığına dikkat çekildi. (www.yenihabergazetesi.net)