ANASAYFA GÜNDEMSİYASETMANŞET HABEREKONOMİSPORRÖPORTAJLAR YAZARLAR KURULUŞ KÜNYE İLETİŞİM

“KÖY ENSTİTÜLERİ’NİN DEVRİMCİ AYDINLANMA IŞIĞI HİÇ SÖNMEYECEK”

Özgün yapısı ile yaşamı ancak 6 yıl süren Köy Enstitüleri, çağdaşlaşma yolunda UNESCO tarafından dünyaya örnek gösterilen bir eğitim kurumu olmuştu. Köy Enstitüleri ruhunu günümüzde de yaşatmayı amaçlayan Balıkesir Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği bu amaçla gönül verenleri ve dostları ile sabah kahvaltısında buluştu.


İlk temelleri 1930'da atılan ve 1940'ta bilim ve aklı önceleyerek; laik, demokratik ve bilimsel eğitim  hedefi ile ilk ve orta öğrenim sistemini yeniden inşa etmesi amaçlanan Köy Enstitüleri günümüzden tam 82 yıl önce eğitime başlamıştı. Eski Ekilmiş düğün salonunda düzenlenen kahvaltı buluşmasına Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın ile Cumhuriyet Halk Partisi, Emek Partisi ve İyi Parti temsilcileri ile Eğitim Sen, Eğitim İş, ADD, ve Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği temsilcileri katıldılar. Toplantıda konuşan YKKE Derneği Başkanı Mualla Orman “Bir ülkedeki toplumsal, ekonomik, siyasal, kültürel ve teknolojik gelişmenin temeli "eğitim sistemidir. Eğitimin en önemli unsuru ise "öğretmendir". Nitelikli eğitim nitelikli öğretmen ile gerçekleşir. Nitelikli öğretmen yetiştiren kurumların başında da Köy Enstitüleri geliyordu.” Derken, konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi:

KÖY ENSTİTÜLERİ GERÇEĞİ

Köy Enstitüleri kapatıldı ama,ömrü çok kısa olan bu devrimci aydınlanma atılımı KÖY ENSTİTÜLERİ GERÇEĞİ,hiçbir kurumda görülmeyen bir şekilde 82 yıldan beri ülke gündeminde yerini,canlılığını devam ettirdi,ettiriyor ,ettirmeye de devam edecek…Mustafa Kemal Kurtuluş Savaşı'nın en kritik yılında 16 Temmuz 1921'de Ankara'da Maarif Kongresi düzenleyerek,kurtuluştan sonra eğitimimizin nasıl olması gerektiği konusunda  görüşlerini anlatmış ve ‘'Eğitimimizi çağın gereklerine göre düzenlemeliyiz ,eğitimimiz milli olmalıdır.Bunun için ne doğu'dan ne batı'dan gelen ve bizimle ilgisi olmayan,bize yabancı düşüncelere dayanmamalıdır.''demiş,eğitimin ulusal,laik,uygulamalı ve kullanılabilir olmasını,bilimsel esaslara göre düzenlenmesini istemiştir. ‘'Eğitimdir ki bir ulusu ya özgür,bağımsız ,şanlı yüksek bir topluluk halinde  yaşatır ya da tutsaklığa mahkum eder.''sözü bile Atatürk'ün eğitimden ne beklediğini anlatmaya yetiyor.

“EĞİTİMDE YABANCI PARMAĞI ARAYANLAR, OSMANLI'YA BAKSIN”

Cumhuriyet'in ilk 20 yılında yapılanlar belliyken'' Atatürk ve İsmet İnönü Lozan'da eğitim işini Amerikalılara verdi'' demek için insanın karacahil olması gerekir. Atatürk ,Osmanlı döneminde açılan yüzlerce misyoner okulunu kapatmıştır. Cumhuriyet ilan edildiğinde topraklarımızda ABD'nin 450 okulu vardı.Emine Şenlikoğlu eğitimde yabancı parmağı arıyorsa çok sevdiği Osmanlıya bakmalıdır. Batılı eğitimciler doğal olarak gelişmiş kapitalist ülkelerin gereksinim duyduğu insanı yetiştirmek için eğitim programları yaparken,İ.Hakkı Tonguç onlardan ayrılmış ve Türkiye köyünün gereksinim duyduğu insanı yetiştirecek,iş içinde, iş aracılığıyla ,iş için eğitim anlayışı uygulanmıştır.Dünyanın hiçbir ülkesinde Köy Enstitüleri büyüklüğünde bir iş eğitimi uygulanmamıştır.1918 yılında Avrupa'ya gönderilen Tonguç, Enstitüler kuruluncaya dek tam dört kez yurtdışına çıkmıştır.Eğitim Bilimi başta olmak üzere felsefe,tarih,toplum bilimi,edebiyat alanlarında yazılmış kitapları incelemiş ve çevirilerini yapmıştır.

            EMEK VE DESTEK VERENLER

İsmail Hakkı Tonguç'un yaşamı bilinmeden Köy Enstitüleri kuruluşu ile yazı yazmak gereksiz ve boş işlerle uğraşmaktır. Köy Enstitüleri'nin kurucuları yenik bir ordunun yiğit komutanlarıdır. Öğrencileri ise bu yenik ordunun adsız askerleridir. Köy Enstitülerinin kurulduğu yerlerde bugün  birer ''meçhul öğretmen anıtı'' dikilse ve her 17 Nisan'da bu anıtlarda saygı duruşunda bulunsak, acaba devlet ve toplum olarak, bu öğretmenlere ektirdiğimiz acıları bir gün için bile olsa unutturabilir miyiz? diyordu Uğur Mumcu Mustafa Necati “Bu memleket bizim, bu toprak deniz bizim.”, Hasan Ali Yücel “Köy Enstitüleri bizim.” Demişti. Kemalist devrimin aydınlanma kurumları Köy Enstitüleri'ni İkinci Paylaşım Savaşı'nın o zor koşullarında kurarak bin yıldır unutulan , dağda, bayırda kendi kendine açılıp solan köy çocuklarına özgür birey olma bilinci, vatan ve ulus sevgisi kazandıran, varsıllığın, yoksulluğun baskı ve sömürünün bir kader olmadığını anlamalarının ve çağdaş uygarlığın yolunu açan Köy Enstitüleri bizimdir. Eğit bilimin yaparak öğrenme kuramından esinlenerek İ.Hakkı Tonguç  tarafından uygulanmaya konuldu. H.Ali Yücel milli eğitim bakanı idi. Bu eğitimimde öğrenme ve üretim vardı. Öğrenilen bilgiler üretimde uygulanıyordu. Eğitim karmaydı. Okullarda eşitlik ve özgürlük vardı. Bilgi işsevleşiyordu. Soyut bilgi somut uygulama ile birleşiyordu. En önemlisi; toplum kalkınması kavramının doğmadığı o yıllarda bu anlamda öncü bir girişimdi. Yaşar Kemal,  "O köy Enstitüleri ki, gelecekte dünyamızı gerçek insanlığa kavuşturacak tek eğitim kurumlarıdır" diyordu. Gerçeklerin yok edilmemesi ve araştırılması için YKKD var.”

Kahvaltı etkinliği, YKKD kadın folklor ekibinin gerçekleştirdikleri yöresel oyunlar ile sürdü.
(Haber: C.Saffet Yılmaz/www.yenihabergazetesi.net)



Yazarlar


GÜNDEMSİYASETMANŞET HABEREKONOMİSPORRÖPORTAJLAR YAZARLAR ARŞİV

KONUMUMUZ

Altıeylül / Balıkesir

ADRES

Altıeylül Mah. Çiğdem Sok. İnaler İş Mrk.No: 8 1/1 Altıeylül / Balıkesir
MND Ajans
©2020 | Tüm Hakları Saklıdır
MND Ajans