2019 Yerel seçimlerinde CHP'nin Altıeylül Belediye Başkan adayı olan Esin Balıbek 31 Mart yerel seçimleri için de aday adaylığı başvurusu yaparak İl Başkanlığı binasında yaptığı kitlesel basın açıklaması ile bu kararını kamuoyu ile paylaştı.2016 yılından beri köy köy, mahalle mahalle gezdiğin ifade eden Balıbek, Ne siyaset sahnesine ne de yola şimdi çıkmış biri olmadığına da vurgu yaptı.”Ayak basmadık yer bırakmadığım, kentlisinden köylüsüne, yaşlısından gencine, çiftçisinden esnafına tüm halkımıza her şekilde dokunduğum, evim-yuvam, nefes aldığım yer Altıeylül.”diyen Esin Balıbek konuşmasını şu cümlelerle sürdürdü.

“Kasaba görüntüsünden kurtulup modern bir kent olma zamanının çoktan geçtiği Altıeylül Yirmi sene önce de ‘'bir gün belediye başkanı olacağım'' dediğim şehir.İşte bu Altıeylül'ün içinden bir insan olarak öz be öz Balıkesir evladıyım. 1977 Balıkesir doğumlu olup, üniversite dahil tüm eğitimimi bu şehirde yapmış, aileden gelen bir CHP terbiyesi ve kültürü ile yetişmiş, Balıkesir gazeteciliğinde mihenk taşı olmuş ve mesleğe onlarca insan yetiştirerek kendisi de Balıkesir belediye başkanlığına aday olmuş bir babanın kızı ve iki çocuk annesi bir CHP sevdalısıyım. Bugün, bu terbiye, kültür ve emeklerin sonucu olarak Altıeylül Belediye Başkan adaylığı için ikinci kez karşınızdayım. Görüştüğüm, konuştuğum, dokunduğum Balıkesirli hemşehrilerimin, dost ve arkadaşlarımın verdiğim emekler ve gösterdiğim çabalar için tebrik ve takdirlerini almak; benim için çok onur ve gurur verici. Bu beklentilere karşılık vermek, siz dostlarıma layık olabilmek çok önemli. Mahçup olmadan bu kültür, prensip ve ilkeler ışığında azimle çalışmak her zaman düsturum olacaktır.


''İLÇE OYLARINI %88 ARTIRDIM''

Belediye başkanı adayı olduğum ve 44.725 oy alarak bir önceki yerel seçimlere göre partimin oylarını % 88 oranında artırdığım 2019 yerel seçimleri sonrasında hiç hız kesmeden her alanda, her sahada esnafıyla, çiftçisiyle, memuruyla, işçisiyle, emeklisiyle, genci ve yaşlısıyla hep iletişim içinde bulunarak, partimin bir neferi oldum ve parti politikalarını, hedeflerini yurttaşlarımıza bire bir aktarmaya çalıştım hep.

Ne siyaset sahnesine ne de yola şimdi çıkmış biri değilim. Partinin kapısının nerede olduğunu bilmeyenlerden ise hiç değilim. Partimize dün üye olup, sahada tek bir vatandaşa dokunmadan karşınıza çıkmış da değilim. Her zaman emeği ilke edinmiş, bu şehri BALIKESİRLİ YÖNETMELİ düşüncesini savunmuş bir kardeşinizim. Seçim zamanı geldi deyip,  bir yerlere aday olmaya çalışanlardan da değilim.

Doğup büyüdüğüm Balıkesir; maalesef ki unutulmuş, görmezden gelinmiş, kendisini geliştirmesine fırsat verilmemiş, bir taşra hüviyetinden sıyrılamamış bir şehir olarak hak ettiği kimliğe, standartlara, modern ve çağdaş kent statüsüne yıllardır kavuşamamış; Milli Kuvvetler ve Anafartalar caddelerine bir üçüncü caddeyi dahi ekleyememiş, kısır siyasi çekişmelerin ve beceriksiz,  vizyonsuz yönetimlerin altında hep ötelenmiş bir şehir olarak geri kalmasına seyirci olunmuştur.

''İLÇE OLARAK ÜLKE SIRALAMASINDA GERİDEYİZ''

1935 yılı nüfus sayımında Ankara'nın ardından nüfusu ile 5. sırada yer alarak büyük bir güce sahip olmuş Balıkesir; maalesef yıllar içinde bu gücünü ve imkanını yitirmiş ve şimdi turizmden hak ettiğini alamayan, yanlış tarım ve hayvancılık politikalarıyla, desteklenmeyen çiftçisiyle, yaratılmayan istihdamla, mutsuz bir Balıkesir olarak karşımızda. Öyle ki, İzmir ve Bursa arasına sıkıştırılması bir yana; Manisa'nın dahi gerisinde bırakılmış bir Balıkesir. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının yıllara bağlı olarak 56 değişkeni kullanarak periyodik olarak yaptığı  sosyo-ekonomik gelişmişlik sıralamasında 973 ilçe arasında Altıeylül 96. Sıradadır…  20 ilçemiz arasında her ne kadar 1. sırada olsa da Türkiye sıralaması bizim için yeterli değildir. Uğraşımız çok daha önlerde yer alması için olacaktır.

Öte yandan bugün betona boğulmuş, nefes alamaz hale gelmiş durumdadır. Yoğun araç trafiğinin, en küçük bir yağmurda dahi dereye dönen caddelerinin bir çözüme kavuşturulması; sosyalleşmenin sadece kafeteryalarda oturmak olarak anlayan vasat anlayışın son bulması kaçınılmazdır…

Gastronomi şehri diyoruz.

50 peynirli şehir diyoruz.

Şimdilerde ekmek şehri de demeye başladık.

Zeytin şehri hep diyoruz… Balıkesir eti-kuzusu, köftesi kolonyası derken hep sadece diyoruz. Bu uğurda kitaplar yazıyor, ulusal ve uluslararası ödüller de alıyoruz; ama, gelin görün ki bu güzelliklerimizi gösterecek, sosyal aktivitelerle de desteklenmiş bir alışveriş merkezi dahi yapamıyor, festivaller ile duyuramıyoruz… Şehrin tanıtımına doğrudan katkı sağlayacak, insanlarımız için katma değer yaratacak, üretici ile tüketiciyi aynı çatı altında buluşturabilecek böyle tanıtımlarda yokuz. Kendimizi anlatamadığımız çok açık.

''BALIKESİR'DE BELEDİYECİLİĞİN MAKUZ TALİHİNİ DEĞİŞTİRECEĞİZ''

Hedefim; 2019 yerel seçimlerinde CHP belediyeciliğine tekrar kattığımız İstanbul, Ankara gibi, bu şehrin makus talihini değiştirerek, Altıeylül'ü çağdaş, modern ve mutlu bir kent yaparak marka değere sahip bir konuma yükseltmektir. Üretebilen, hak ettiğini kazanan, sosyal, kültürel, tarihi ve coğrafi potansiyel kaynaklarının ve imkanlarının farkına vararak bu gücü etkin kullanabilme yeteneğine kavuşmuş zengin bir Altıeylül'ün var olması çok mümkündür ve benim mücadelemin ana hedefidir.

Bu kapsamda kültür ve sanatın yoğurulduğu, sosyal yaşamın önemli bir kriter olarak kabul edildiği; gencinden yaşlısına, çocuğundan kadınına, işçisinden köylüsüne tüm yurttaşların ihtiyaçlarını en uygun koşullarda temin edebildiği, emeğin en büyük değer olduğundan hareketle mevcut istihdam alanlarına yenilerinin eklenerek artırıldığı, belediyeciliğin ise şeffaflık içinde liyakatle yapıldığı, adaletin her yere sirayet ettirildiği bir kent hedefimiz ile hemşehrilerimizin hak ettikleri yaşam seviyesine ulaşmaları gerçekleştirilecektir.

Önümüzde kalan şu 115 gün, tarihi öneme sahip olup, hepimizin bu anlayış ve bakış açısıyla 31 Mart'a hazır olması gerekmektedir. Oylanacak olan sadece bir yerel seçim değil, Atatürk Türkiyesi'nde Balıkesirimizin, Altıeylül'ümüzün geleceği mücadelesidir.

Geçmiş dönemlerdeki fikir tartışmaları, sen-ben kavgaları, dargınlıklar, küskünlükler, farklı hizip ve kliklerde bulunmuş olma ayrışmaları artık son bulmalıdır. Kimseyi dışlamadan moral, heyecan ve motivasyonun yüksek tutulduğu, farklılıklarımızın bir zenginliğe dönüştürüldüğü, dayanışmanın en üst seviyeye çıkarıldığı bir ortamı oluşturmak mecburiyetindeyiz.

Sessiz kalmak, sineye çekmek, ‘'ben karışmam, ben bilmem'' demek bitmelidir… Mücadele her alanda, her imkanla, herkesin katılımıyla yapılmalıdır. 31 Mart'ta da hepimiz sandıklarda hazır olmalı, amasız fakatsız oylarımızı kullanmak, tüm dostlarımızın da sandığa gitmesini sağlamak durumundayız.

100 yıllık Cumhuriyet tarihimizde Balıkesir malumunuz hiçbir zaman kadınlar tarafından yönetilmedi. Altıeylül'e ilk kadın başkan seçilerek bu olguyu kıracağım. İşte, bu bakış açısıyla Balıkesir'li hemşehrilerimin oylarına talip olarak Altıeylül ilçemize belediye başkan aday adayıyım. Başkanlığım her an hesap verebilir şeffaf bir yönetim, partili partisiz kimsenin ötekileştirilmediği, haksızlık ve adaletsizliğin kesinlikle bulunmayacağı, samimi halkçı bir başkanlık olacaktır.

Ben Balıkesir'e, bu şehrin insanlarına ve onların sağduyusuna güveniyorum; lütfen sizler de bana güvenin ve inanın…

Siz dostlarımın ve değerli Balıkesirlilerin takdirlerine mazhar olmak benim için çok saygı değerdir… Ulu Önderimiz Atatürk'ün biz kadınlara seçme ve seçilme hakkını tanıdığı 5 Aralık'ın ertesi gününde, Cumhuriyetimizin 100.Yılında, kentlerimizi kadınların değiştireceğine inanarak sizlerden destek bekliyorum.

Vizyonumuz var, hayallerimiz de var… Biz umutluyuz, heyecanımız da var, gençliğimiz de… Altıeylül'ün şehr-i emini olarak anahtarını almaya geliyorum.''