Hürriyetçi Sendikalar Konfederasyonu'na bağlı sendikaların Balıkesir'deki şube ve temsilcilikleri yaptıkları basın açıklamasıyla hükümetin ekonomi politikalarını eleştirdi. Ülkede yaşayan tüm vatandaşların ağır bir ekonomik kriz ile karşı karşıya kaldıkları belirtilen açıklamada, uygulanan yanlış ekonomi politikaların bedelinin memura, emekliye ve işçiye ödetilmek istendiği kaydedildi.
TÜİK'in açıkladığı enflasyon rakamlarının pembe tablo çizmeden öteye geçmediğini söyleyen Hürriyetçi Yerel Sen Genel Başkanı Halil Aydoğdu gerçek enflasyonun daha yüksek olduğunu belirterek memur, emekli ve işçiye verilecek zam miktarının buna göre belirlenmesi gerektiğini kaydetti. Basın açıklamasına katılanlar açıklamanın ardından bordro yakarak hükümetin ekonomi politikalarını eleştirdi.
“EKONOMİK KİRİZİN SEBEBİ VATANDAŞ DEĞİL”
Hürriyetçi Yerel-Sen Genel Başkanı Halil Aydoğdu Ali Hikmet Paşa Meydanında yaptığı açıklamada şu görüşlere yer verdi:
“Tüm vatandaşlarımız ağır bir ekonomik kriz ile karşı karşıya bulunmaktadır. Ekonomik krizin sebebi vatandaş değil, iktidarın yanlış politikalarıdır. Ancak hesap memura, emekliye, işçiye, dar gelirliye ödetilmek istenmektedir.
“TÜİK PEMBE TABLO ÇİZİYOR”
TÜİK'in açıkladığı enflasyon rakamlarıyla, yaşadığımız hayat pahalılığının yakından uzaktan alakası yoktur. TÜİK pembe bir dünyada yaşarken, emekli, memur kapkara ekonomik şartlarda yaşamaktadır. Bağımsız kuruluşların açıkladığı enflasyon ile TÜİK arasında neredeyse iki kat fark bulunmaktadır. TÜİK'e göre yıllık enflasyon 47,90 ENAG'a göre yıllık enflasyon yüzde 86,70'dir. TÜİK'e göre Kasım ayı enflasyonu yüzde 2,24, ENAG'a göre yüzde 4,06'dır.
“GERÇEK ENFLASYON DAHA YÜKSEK”
Memur, emekli ve diğer çalışanların gelirleri çarşı-Pazar enflasyonu ne olursa olsun ve alım gücünüz ne kadar düşmüş olursa olsun TÜİK enflasyonuna göre artış yapılacaktır. Konfederasyonumuz tarafından yapılan ankete göre, ankete katılanların yüzde 97,5'i TÜİK'in açıkladığı rakamlardan daha fazla enflasyon olduğuna inandığını, yüzde 90,1'i aldığı maaş ile tasarruf yapma imkanı bulamadığını belirtmiştir. Yine aynı ankete göre memurların yüzde 85,6'sı kredi ve kredi kartı borçlusudur. Maalesef memur, emekli ve halkımızın gerçek ekonomik durumunu iktidar dahil bilmeyen yoktur. Ama bunun tedbirini alacak bir irade de ortada görülmemektedir. Memurların alım gücü ise hızla düşmektedir. İktidar ise gerçekte olmayan pembe tablo sergilemeye devam etmektedir.
“AÇIKLANAN ORANLARLA MEMUR VE EMEKLİYE YÜZDE 12 ZAM YAPILACAK”
Açıklanan enflasyon verilerine göre Ocak ayında memur ve memur emekli maaşlarına yüzde 12 civarında bir artış yapılacaktır. TÜİK'in enflasyon rakamları ile tahkim edilmiş bu zam politikası ile memur, emekli ve işçiler açlık ve yoksulluk sınırı altında maaşa mahkum edilmektedir. Bu kafa ile devam edildiği sürece 2025'in 2024'den daha iyi olmayacağı açıktır.
“VERİLEN SÖZLER TUTULMADI”
11 Mayıs 2023 tarihinde Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “En düşük memur maaşını 22 bin TL seviyesine yükseltiyoruz. Maaşlardaki bu artışları otomatik olarak memur emeklilerimize de yansıtıyoruz. Milletimize hayırlı olsun” açıklamasına rağmen vaat edilen ek ödeme 15 Temmuz 2023'den itibaren yani 18 aydır memur emekli maaşlarına yansıtılmamıştır. Yani memur emeklileri 18 aydır eksik maaş almaktadır.
“EN DÜŞÜK EMEKLİ MAAŞI ASGARİ ÜCRETLE EŞİTLENMELİ”
Mademki devlet 2025 yılında alacağı harç ve benzeri alacaklarını yüzde 43,93 olarak artıracak o halde yüzde 6'lık Toplu Sözleşme Zammı ve üzerinde gelecek olan enflasyon farkı da hesap edilerek 2025 yılında memur ve emeklilere aynı oranda bir artış yapılmalıdır. Bu durumda refah payı yüzde 32 oranında olacaktır. Bu oran 2025 Ocak ayında yüzde 16, 2025 Temmuz ayında yüzde 16 olarak iki taksit halinde ödenebilir. Emin bu artışın yapılması halinde dahi memur ve emeklilerimizin 5 yıl önceki alım gücüne erişmesi yine de mümkün olmayacaktır. Bu yapıldıktan sonra her yıl düzenli olarak belirlenecek oranda refah payı artışı ödenmeye devam edilmelidir. Şu an 12 bin 500 TL olan en düşük emekli aylığı ise 1 asgari ücret ile eşitlenmelidir.
“MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİZ”
Yapılan 3600 ek gösterge düzenlemesi birçok memur yönünden eksik bırakılmış, kamuda hiyerarşik yapı bozulmuştur. Bu sebeple tüm kamuyu kapsayan bir ek gösterge düzenlemesi de hızla yapılmalıdır. Memurların maaş dışında kalan tazminatları, ek ödemeleri ile seyyanen ödemeler emekliliğe yansıtılmalıdır. HÜR-SEN Konfederasyonu olarak ekonomik adalet ve refah için mücadeleye devam edeceğiz.”