Bir yılı aşkın bir süredir haftada bir yazı yazıyorum. Siz dostlarımla, okurlarımla düşüncelerimi paylaşıyorum.

     Balıkesir Yeni Haber Gazetesi sahibi Sayın Esin BALIBEK hanımefendinin daveti ile yazmaya başladım. 70 haftadır yazıyorum. Bir yıl 52 hafta olduğuna göre ben neredeyse bir buçuk yıldan bu yana her hafta sizlere konuk oldum.  

     İnandıklarımı, doğru bildiklerimi, düşündüklerimi sizlerle paylaştım.

     Beğenilerinizle, katılımlarınızla, eleştirilerinizle bana cesaret verdiniz. Teşekkür ederim.

     Sağlığım elverdikçe yazmaya devam etmek kararındayım.

     Ancak uzun süre çalışanların tatil yapma hakkı olmalı. Zaten bir buçuk yıldan bu yana 65 yaş üstü olduğumuzdan evlere kapalıydık. On günlük bir süre için oğlumun ve eşi kızımın teşviki ile güney bölgemize Muğla-Fethiye'ye götürüldük. Bu yazımı da sıcak iklim ortamından sıcak duygularla yazıyorum.

     Covıd 19 salgını nedeniyle uzun süre gezemedik, dolaşamadık. Yolculuğumuz şaka gibi, rüya gibi geldi bize. Oğlumuzla, kızımızla, torunumuzla birlikte olmanın mutluluğu içindeyiz. Çok özlemişiz onları. Dilerim bu salgın aşılarla ve sıkı kontrollü yaşama ile biter de kısıtlılık psikolojik sorunlara dönüşmeden atlatılır.

                                     ****

     Bir eğitim emekçisi, emeklisi olarak eğitim konularını yazmak istiyordum. Mesleki tecrübelerimi ve görüşlerimi paylaşmak istiyordum. Ancak pandemi nedeniyle okullar bir buçuk yıldır kapalı. Öğrenciler bu süre içinde öğretmenleriyle ve okul ortamında yüz yüze eğitim ve öğretimden uzak kaldılar. Bu kaybın telafisi olamaz. Ama önce sağlık anlayışı ile eğitim çalışanlarına aşıda öncelik verilmeliydi. Dünyada bizim kadar okullarını kapalı tutan bir başka ulus yok deniliyor. Dilerim önümüzdeki ders yılı tam ve eksiksiz yüz yüze eğitim – öğretim yapılır. Ayrıca kayıpları giderici ek çalışmalar da yapılmalıdır.

     Ekonomik gelişimimiz de iç açıcı değil. İşini, işyerini kaybeden pek çok insan var. İşsizlerin sayısı azalmıyor, artıyor. Paramızın önlenemeyen değer yitirmesi moralleri bozuyor. Ekonomik sıkıntıların tek nedeni pandemi değildir. Zaten dar boğazda idik. Pandeminin neden olduğu olumsuzluklar durumu daha da ağırlaştırdı denilebilir.

     Ekonomideki en önemli varlıklarımızdan biri de turizm potansiyelimizdir. Ülkemizin tarihi ve turistik olanakları, denizi, kumu, havası, güneşi, kısaca doğası turistlerin tercih nedenidir. Buna temiz çevreyi, hijyeni ve dürüstlüğü de katabilirsek ziyaretçi sayısı her yıl artar. Salgına karşı koruma önlemlerini de üst düzeye çıkarmalıyız. Turizme yönelik pek çok yatırımlar yapıldı, yapılmaktadır. Turizm gelirlerini arttırmanın yolları bulunmalıdır.

     Muğla ilimiz ve ilçeleri turizmin önemini kavramışlar. Belediye çalışmalarında insanı mutlu edecek her şey düşünülmüş, yapılmış. İnsan odaklı çalışmalar yapılmış. Halka sunulan alanlar ne kadar çoksa, belediye hizmetleri o kadar başarılıdır diye düşünmüşümdür. Bu ilçede bu başarılmış.

                                       ****

     Uzaklardan da olsa Balıkesir'i, Körfez Bölümünü, Altınoluk'umuzu düşünmeden edemiyorum. Balıkesir kent merkezinde halka açık alanlar çok azdır. Yetersiz olduğunu söyleyebiliriz. Belediyelerimiz daha çok halka açık dinlence ve eğlence alanları yaratmalıdır. Değirmenboğazı Piknik Yeri gibi yeni yerler yapmalıdır.  Daha önce de yazmıştım. Savaştepe yolu Çukurhüseyin Deresi kenarına ve Naipli Köyü altındaki Kalaycılar Deresi kıyılarına yapılabilir.

     Kent merkezinde 52 Evler mevkiinde TC Karayolları Yerleşkesi şehir dışına alınarak halka açık park haline getirilebilir. Edremit Yolu üzerindeki askeri alan da kent dışına çıkarılarak halkın kullanımına sunulabilir. Bu önerdiğim iki yer kent rantının yarattığı iki kıymetli alandır. Bir şahsa veya firmaya verilmemeli, kentin yarattığı değeri kent halkı kullanmalıdır.

     Altınoluk da Balıkesir'in, Türkiye'nin gözbebeği bir yerdir. Kazdağları'nın eteğinde, temiz havası, bol suyu ve yaşama elverişli bir yer oluşu nedeniyle tercih ettiğimiz bir yerdir. Ancak Büyükşehir Belediye Yasası uygulamaya başladığından bu yana bazı işler bozuldu. Geçen sene kullanma suyu çok kötüydü. BASKİ bu konuya gerekli hassasiyeti göstermelidir. Temiz kullanma suyu yoksa o yerleşim yeri neye yarar.

     Altınoluk ve yakın çevresinde piknik alanları yapılmalıdır.   

     Denizlerimizin temiz olmasının önemi, son deniz salyası görüntüleriyle iyice anlaşıldı. Körfez çevresi belediyelerimiz ve Büyükşehir Belediyesi denizlerimizin temizliğini sağlamalıdır.

                            ****  

     Tüm çalışanların tatil yapma hakkı vardır. Yorulan dinlenmelidir. Ancak şimdi durulacak zaman değildir. Aksine daha çok çalışmalı ve ülkemizi adaletle yönetecek yerel ve merkezi hükümetin oluşmasına katkı vermeliyiz.

     Ülke sorunları bizim için görmezden gelinecek sorunlar değildir.

     Bu yaz döneminde sağlıklı ve huzurlu tatiller dilerim.