Hatay, 1936 yılından itibaren Türk dış politikasının birinci derecede önemli meselesi haline gelmiştir.
Hatay sorunu, Fransa'nın Suriye'ye bağımsızlık verme kararı üzerine 1936 yılında ortaya çıktı ve 1939'da İkinci Dünya Savaşı'nın başlamasından birkaç ay önce, Türkiye'ye bağlanması ile sonuçlandı.
İskenderun Sancağı (Hatay); Suriye ile birlikte Birinci Dünya Savaşı sonrasında, Fransa'nın nüfuz bölgesine dahil edildi.
İskenderun Sancağı (Hatay), Misak-ı Milli sınırları içerisinde olmasına rağmen 20 Ekim 1921 tarihli Ankara Antlaşması ile bu sınırların dışında kalmıştı. Bahse konu antlaşma ile Sancak özel bir statü ile Fransız mandası altında bulunan Suriye topraklarına dahil edilmişti.
1921 Ankara Antlaşması'nın Sancak'a ilişkin hükümleri 1923 Lozan Barış Antlaşması'nın 3.maddesi ile de teyit edilmişti.
1936 yılında, Fransa'nın Suriye'ye bağımsızlık vereceğini açıklaması üzerine Türkiye Cumhuriyeti, Hatay'ın bağımsızlığı için Milletler Cemiyeti'ne başvurdu.
Milletler Cemiyeti, Hatay'da Türk çoğunluğunun bulunup bulunmadığını anlamak için çalışma yapılmasına karar verdi.
Türk Hükümeti bu şartı kabul etmedi ve Milletler Cemiyeti ile ilgisini keserek, doğrudan doğruya Fransızlarla görüşmelere başladı.
Türkiye'nin yoğun çabaları üzerine Hatay 1937'de anayasası ile birlikte “ayrı bir yer” olarak kabul edildi ve 1938'de de Hatay Devleti kuruldu.
Hatay, yaklaşık bir yıl bağımsız bir devlet olarak kaldı. İkinci
Birinci Dünya Savaşı yak
23 Haziran 1939 günü Türkiye ile Fransa arasında imzalanan “Türkiye ile Suriye arasında toprak sorunlarının kesinlikle çözümüne ilişkin Antlaşma” ile Hatay, Türkiye sınırlarına katıldı.
Hemen uygulamaya konan bu karar sonucu, Hatay'da görevli son Fransız birliği 7 Temmuz 1939 günü Antakya kışlasında yapılan törenle Hatay'dan ayrıldı.
Türkiye Cumhuriyeti, Fransa'ya bağlı olan Suriye-Büyük Lübnan Bankası, Tütün İdaresi, Elektrik Şirketi, İskenderun Liman Şirketi'ni satın alırken, Suriye uyruğuna geçmek isteyen vatandaşlarına da bir tercih hakkı tanıdı.
Suriye Devleti ve Türkiye Cumhuriyeti temsilcilerinin katılımı ile oluşan komisyon sonucunda bugünkü sınır çizgisi tespit edildi ve TBMM'de çıkarılan 7 Temmuz 1939 tarih ve 3711 sayılı yasa ile Hatay ili oluşturuldu.
Emniyet Genel Müdürlüğü ve Hatay Egemenlik Cemiyeti Genel Sekreteri Şükrü Sökmen Süer, Hatay'ın ilk valisi oldu.
Hatay Türk Devleti Meclisi 29 Haziran 1939'da Hatay'ın anavatana katılmasını oy birliği ile kabul etti ve 30 Haziran 1939'da da Hatay, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içine alındı.
Sonuç itibarı ile dönemin şartlarını çok iyi değerlendiren Türkiye, ulu önder Atatürk'ün ifadesi ile ulusal davası olan Hatay meselesini savaşmadan, uluslar
Okunuyor olmak dileğiyle, saygılar.