Bugün yine Bandırma Kent Konseyi'ni ve 160 dolayında üyenin oy kullanacağı genel kurulunu işlemek istiyorum.

Bildiğiniz gibi Kent Konseyleri, siyasi kuruluşlar değillerdir ve siyasetçilerin, belediyelerin, bu kuruluşu “arka bahçeleri” gibi kullanmamaları gerekir. Ama nerede?

Bandırma Kent Konseyi ile ilgili olarak bundan önce yazdığım bir yazıda, Bandırma Belediye Başkanı Tolga Tosun'un, halen Kent Konseyi başkanlığını yürütmekte olan Dr. Murat Ergöz'ü, her ne olursa olsun, başkanlıktan düşürmek için eski dostu, Atatürkçü Düşünce Derneği(ADD) Bandırma İlçe Başkanı Serdar Polat'ı adaylığa yöneltmesinin yanlışlığına değinirken, “Serdar Polat'ın, saygın bir kuruluş olan Atatürkçü Düşünce Derneği'nin ismiyle bu seçime girmesi etik değildir. Serdar Polat, keşke bu operasyona alet olmasaydı. Derneğin kurucusu Melih Çınar'ın, ADD'nin temellerini atarken ve yıllarca başkanlığını yürütürken, bu kuruluşu hiçbir kurumun arka bahçesi olarak kullandırmadığını dile getirmiştim. 

Bu köşe yazıma okurlarımızdan ve özellikle de Atatürkçü Düşünce Derneği üyelerinden büyük destek geldi. Birçok Atatürkçü Düşünce Derneği üyesi, “Serdar Bey'in, derneğimizin ismi altında Kent Konseyi başkanlığına aday olmasını doğru bulmuyoruz. Adaylık tabii ki herkesin hakkıdır. Ancak Serdar Bey, eğer bu başkanlığı çok istiyorsa, önce derneğimiz başkanlığını bırakmalı, sonra Kent Konseyi başkanlığı yarışına girmeliydi” dediler. Bu düşünceye ben de katılıyorum.

Yok öyle, Atatürkçü Düşünce Derneği bayrağı altında Kent Konseyi seçimine girmek!

Gelelim konunun bir başka boyutuna.

Serdar Polat, basın toplantısında, seçildiği takdirde, Kent Konseyi'nde birlikte çalışacağı yürütme kurulu üyesi adaylarını da tanıttı. Bunlardan biri özellikle dikkatimi çekti: Levent Balkış!

Halen Emekliler Sendikası Bandırma Şubesi başkanlığı görevini yürüten Levent Balkış, şu anda Kent Konseyi başkanlığı görevini yürüten Dr. Murat Ergöz'ün de yürütme kurulu üyesiydi. Murat Bey ile Belediye Başkanı Tolga Tosun ters düşünce baskıya dayanamayan Balkış, diğer yürütme kurulu üyeleriyle birlikte istifa etmişti. Yani deyim yerindeyse Belediye Başkanı Tosun'u karşısına almamak için “arazi” olmayı uygun görmüş, yola birlikte çıktığı Murat Ergöz'ü yalnız bırakmayı içine sindirebilmişti. Balkış, şimdi ise Belediye Başkanı Tolga Tosun'un aday olmasını isteyerek, desteklediği Serdar Polat'ın yanında, yürütme kurulu üyesi adayı! Tam bir oportünizm örneği! Levent Balkış, yıllar önce bir dönem de Petrol-İş Sendikası Bandırma Şube Başkanlığını yapmış, işçiler için “hak-hukuk-adalet” istemişti. Gel de gülme!

Serdar Polat'ı kazandırmak için belediyenin ve bazı siyasetçilerin büyük baskı uyguladığı Kent Konseyi seçimi yaklaşıyor.

Polat, kazansa ne olacak, kazanmasa ne olacak? Önemli olan, bu ortamda gidilen bir seçimi içine sindirip sindiremediği! Demek ki sindiriyor!