Bandırma Kent Konseyi Başkanı Serdar Polat oldu.

Seçim öncesindeki değerlendirmelerimi ve düşüncelerimi biliyorsunuz. Artık bunlara yeniden değinmenin bir anlamı yok. Öyle veya böyle, seçimi kazanan Serdar Polat'ı kutluyorum.

Bu arada, şu öneride de bulunmak istiyorum.

Sevgili Serdar Polat'ın öğretmenliği sürüyor. Atatürkçü Düşünce Bandırma Şubesi Başkanlığı yürüyor. Şimdi de Bandırma Kent Konseyi Başkanlığı koltuğuna da oturdu. Yani, bir koltukta üç karpuz! 

Neyse, neyse! Benim tanıdığım Serdar Polat kardeşim, bu üç karpuzu da düşürmeden taşır! Ama bence yetmez! Bandırma'nın geleceğinin daha aydınlık olabilmesi için ona ayrıca ve mutlaka yeni görevler de verilmeli!

Hangi görevler mi? 

Bilmem ama hemen aklıma Bandırma Belediye Başkan Yardımcılığı görevi geliyor. 

Halen ikisi seçilmiş, biri atanmış üç belediye başkanı var. Bandırma Belediyesi büyük ve çok güçlü bir belediye. Dördüncü başkan yardımcılığını da kaldırır! Verin Serdar Bey'e dördüncü başkan yardımcılığını, bir daha arkanıza bakmayın! Ne olacak ki, üç karpuzu taşımaya talip olan, dördüncüye de nasıl olsa “hayır” demez!

X X X

Gelelim, bizim işimize…Yani gazeteciliğe…

50 yıla yakın süredir, aralıksız olarak bu mesleğin içindeyim.

Bu süre içindeki köşe yazılarımda hep inandıklarımı, düşündüklerimi yazmaya çalıştım. Hatta öyle ki, yakın dostlarım, arkadaşlarım olan kişilerin bile yanlış yaptıklarını düşündüğümde onları da eleştirmekten kaçınmadım. Darılan darılır, küsen küser! Zaten bunun için bana darılır veya küserlerse onlar, demek ki gerçek dost, arkadaş değillerdir.

Köşe yazılarımda, güçlülerden değil, güçsüzlerden, egemenlerden değil, mağdurlardan yana olmaya, haksızlıklara karşı haklı olduklarına inandıklarımın yanında yer almaya özen gösterdim, gösteriyorum.

Gazetecilik ilke ve ahlakı doğrultusunda, haberlerimde asla yorum yapmadım ama köşe yazılarımda, elbette ki sadece inandığım düşüncelerimi kaleme alma hakkına sahibim. Köşe yazılarıma katılır veya katılmazsınız. Buna sonsuz saygım var. Ama 50 yıldır kalemimi asla satmadım!

Bandırma doğumluyum ve Bandırma sevdalısıyım. 

Bandırma ve yöresi başta olmak üzere ülke sorunları hakkında, bundan sonra da düşündüklerimi, inandıklarımı, her çeşit politik kaygıdan uzak şekilde, özgürce dile getireceğimden kimsenin kuşkusu olmasın.