Cumhuriyete düşman, yeşile düşman, ağaca düşman, ormana düşman, Atatürk'e ve onu sevenlere düşman, içki içene düşman, kendisine oy vermeyen herkese düşman...

Sana düşman, bana düşman...

Selzedenin, yangınzedenin kafasına fırlattığı çay paketinin acılarını dindireceğine inanıyor!

Cumhuriyetin tüm değerlerini sattı, satamadıklarının da yanmasına göz yumdu

Her şeyin para ile satın alınabileceğini düşünüyor, itibarın bile...

İtibar uğruna kendisine aldığı 13 uçak gölgeledi, tüm dünya öğrenince ülkesinde yangın söndürme uçağı olmadığını...

Aziz Atam, bir pazar günü Yalova'daki yazlık evde bir ağacın fazla büyümesi ve evi tehdit etmesi nedeniyle kesileceğini öğrenir.

Bunun üzerine ağacın kesilmesine izin vermez ve " hayır der! gerekirse köşkü ağaçtan uzaklaştırırız.

İstanbul'dan bu konuda teknik elemenlar gelir ve evin rayların üzerine oturtularak kaydırılmasına karar verilir.

Bunu neden yaptığını soranlara ; "Ağaç çınardır, çınar ise Devlet" der!

Böyle bir liderden sonra biz ne günah işledik te bugün "ormandır, yanar, diyerek içinde ölen canlılara" beyaz et" diyerek, ülkesi alev alev yanarken mütebessüm bir ifade ile havadan sudan konularda TV programı yapan böyle bir tek adam keyfiyetiyle yönetilen bir ülke olduk

Sanırım bizler Atatürk'ü tanımamış, okumamış ve de onu hiç haketmemişiz!

Yirmi yıldır böylesi adaletten, akıldan, bilimden, sağduyudan uzak, halkının aklıyla ve duygularıyla alay eden bu yönetime dur diyemediğimiz için bu ülkenin aydınları, muhalefeti, Atatürkçüleri, gençleri ve kadınları olarak gereğini yapmadığımızı düşünüyorum.

Uyan uyan Gazi Paşam şu feleğin işine bak!