Padişah veya krallar iktidarı ele geçirdiklerinde, artık ölünceye kadar padişah veya kraldır. Başarılı ve çok akıllı da olsa bu devam eder. Başarısız, yeteneksiz de olsa iktidarını sürdürür. Çünkü o tek yetkilidir.

     Demokrasilerde birinci koşul seçimdir. Hiç değilse 4-5 yılda bir iktidarı değiştirme fırsatı halkın elinde olur. Bir sıkıntı olduğunda çare sandıkta görülür. Halkın oyları ile iktidara bir ayar verilir.

     Doğal olarak halkın uyanık ve bilinçli olması gerekir.

     Anayasamıza göre seçmen olma yaşı 18'dir.

     Torunum 17 yaşında, demek ki ilk seçimde oy kullanacak. İlk kez oy kullanacak genç seçmenler nasıl bir tercih yapmalı, doğru siyasal yolu nasıl belirlemelidir? Bunun için biraz aklımızı kullanmamız yeterlidir.

                                    ****

     İlk sorumuz şu olmalıdır.

     Ben cumhuriyetçi mi olmalıyım, padişahçı-hilafetçi mi olayım?

     Burada kararını ver ve diğer sorulara geçebiliriz. 

     Tam demokrasi mi isterim, tek kişinin tüm yetkileri ele aldığı diktatörlük türü bir yönetim biçimi mi olsun isterim?

     Soruları sürdürelim.

     Bağımsız yargı sistemi ve hukukun üstünlüğü mü olsun, iktidarın denetiminde, istediği gibi yönlendirdiği bir yargı sistemi mi daha iyi olur?

     Anayasamız;  Türkiye Cumhuriyeti demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir ilkesine mi yer vermeli, veya çoğunluk iktidarının istediği biçimde, keyfi bir yönetime mi yer vermelidir.

     Laiklik ilkesi var olmalı, laik yaşama biçimi savunulmalı, kimsenin dini inancına karışılmamalı, devlet yönetimi ve eğitim din etkisinden arındırılmalı, ya da ülkemizin yönetimi din kurallarına göre belirlenmeli, inançların belirlediği bir eğitim ve yaşam biçimimiz olmalıdır.

     Ben, kadın erkek eşitliğinden yana mı olmalıyım, kadınların soysal hayata katılmadığı erkek egemen toplum mu olsun isterim. 

     Ben, herkesin düşünce ve görüşlerini serbestçe belirtmesinden yana mı olmalıyım, düşünce ve görüşler sınırlı, kontrollü ve yönetenlerin isteğine uygun olmalıdır mı demeliyim?

     Basın özgürlüğünden yana mı olmalıyım, yoksa basının kontrol altında, sınırlı, yönetimleri eleştiremeyen bir konumda olmasından yana mı olmalıyım.

     Toplum bireylerinin örgütlenme özgürlüğünden yana olmalıyım. İşçiler, memurlar sendikalarda, üretici köylüler kooperatiflerde, her meslek sahibinin meslek odalarında veya birliklerde örgütlenmesinin yasal zemini hazırlanmalı mı demeliyim, hayır bu tür örgütlenmeler sakıncalıdır, yararı yoktur, gereksizdir, ülke ekonomisinin zararınadır düşüncesinde mi olayım?

     Ben aklın ve bilimin yanında mı olmalıyım, yoksa inançların, geleneklerin yönetim anlayışına egemen olmasından yana mı olmalıyım. 

     Ekonomik faaliyetler devletin planlaması ile, hem özel sektörün, hem kamu sektörünün yatırım yaptığı karma ekonomi anlayışıyla yürütülmeli düşüncesinde mi olmalıyım, her türlü ekonomik faaliyeti özel sektör yapmalı, devlet hiç ekonomik faaliyete katılmamalı anlayışında mı olsam daha iyi olur?

     Yaşadığım çevremde, ülkemde ve dünyada; yeşili, havayı, toprağı, doğayı kirleten-yok edenlere karşı mücadele eden mi olmalıyım, yoksa isteyenin istediğini yapabildiği bir sistemi mi savunmalıyım?

     Hak, hukuk, adalet isteyenlerden mi olmalıyım, egemenlerin hukukunu mu savunmalıyım?

     Soruları daha da çoğaltabiliriz. Sanırım yeterlidir.

                                   **** 

     Siyasette tercih bu kriterlere göre yapılır. Futbol takımı tutmaya benzemez. Çünkü verecekleri oylar ülkenin ve kendilerinin geleceğini belirleyecektir. Torunum ve ilk kez seçmen olacak tüm gençlerimize bir ışık tutmak istedim.

     Koyu renkle yazdığım bölümlerin tümünü ya da çoğunluğunu doğru bulanlar demokrat, devrimci, ilerici, solcu, sosyal demokrat, Atatürkçü, cumhuriyetçi, halkçı kimliklerini ortaya koyabilirler. Ona göre oy verecekleri partiler bellidir.

     Açık renkle yazdığım bölümlerin tümünü ve çoğunu doğru bulanlar sağcı, muhafazakar, tutucu, dini istismar eden ve varlıklı sınıflardan yana siyaset yapan partilere oy vermeleri uygun düşebilir. Ancak varlıklı sınıflar yararına siyaset yapan, dini istismar eden partilerin demokrat oldukları söylenemez.

     Gençler, genç seçmenler siyasi tercihinizi ülke gerçeklerine uygun yapmalısınız. Geleceğiniz buna bağlıdır.

     Atatürk gençlere güvenmişti. Ben de güveniyorum.