ANASAYFA GÜNDEMSİYASETMANŞET HABEREKONOMİSPORRÖPORTAJLAR YAZARLAR KURULUŞ KÜNYE İLETİŞİM

01.12.2021

20. MİLLİ EĞİTİM ŞURASI

Şura, Arapçadan dilimize girmiş bir sözdür. Milli Güvenlik Kurulu gibi, Milli Eğitim Danışma Kurulu dense daha doğru olurdu. Neden bu Arapça sözcüğü kullanmışlar düşündürücüdür. Çünkü şura; kurul, konsey, danışma kurulu, meclis anlamındadır.

     Şura ile ilgili yasa, her üç senede bir şura yapılması kararı varken 7 yıldır yapılmayan Milli Eğitim Şurası 1-3 Aralık 2021'de Ankara'da toplanacak.

     Milli Eğitim Şurası, Milli Eğitim Bakanlığı'nın en yüksek danışma kuruludur.

  1. Şura'nın görüşeceği ana konular;

   1- Temel Eğitimde fırsat eşitliği,

   2- Mesleki Eğitimin iyileştirilmesi,

   3- Öğretimin mesleki gelişimi olarak belirlenmiştir.

     Şuranın toplanmış olması, ele alınacak konular önemli de, 20 yıldır ülkeyi yöneten AKP iktidarlarının 8 inci Milli Eğitim Bakanı görevdedir. Her bakan bir önceki dönemi kötüleyerek yeni uygulamalara kalkıştı. Deneme sınama yöntemiyle yapılan bu uygulamalar sonucu eğitim sistemimiz başarısız bir grafik sergiledi. Demek ki AKP'nin belirgin, tanımlanmış bir milli eğitim politikası yokmuş. Hep deneme - sınama ile eğitimde kargaşa sürdü gitti.      

     Eğitim tarihini yazanların yarınlarda ‘'İmam Hatip Okulları'nın miktarını ve öğrenci sayısını artırdılar'' demekten başka bir bilgi olmayacaktır.

                                    ***

     4+4+4 sistemi yanlıştır. Burada ideolojik ince bir hesap vardır. Çocukları hafızlık eğitimine döndürmek için getirilmiştir.

      İlkokul 1+ 5 yıl, ortaokul 3 yıl ve zorunlu olmalıdır. Liseler 4 yıl olmalı, lisenin ilk iki yılı ortak öğretim yapılmalı, son iki yılı da sayısal ve sözel bölümlere ayrılmış akademik eğitime hazırlama şeklinde düzenlenmelidir. 

     Ayrıca gerektiği kadar spor, müzik ve güzel sanatlar liseleri de olmalıdır.

     Fen Lisesi, Sosyal Lise, Askeri Lise, Öğretmen Lisesi ve Anadolu Liseleri sınavla öğrenci alan orta öğretim kurumları olarak var edilmeli, eski yıllardaki başarılı düzeyine çıkarılmalıdır. Bu okul öğrencilerine gerektiği kadar parasız yatılılık sağlanmalıdır. 

     Dilerim toplanacak olan 20. Milli Eğitim Şurası bu yönde kararlar alır.

                                          ***       

     ‘' Aynası iştir kişinin, lafa bakılmaz'' özdeyişinde denildiği gibi yedi yıl önce Aralık 2014'te toplanmış olan 19. Milli Eğitim Şurası'nın aldığı kararlara baktım, inceledim. O zaman da iktidarda AKP vardı. 19. şurada alınan kararlara bakın, 20. Şuradan da farklı karar çıkmayacağı kanısına ulaşırsınız.

     19 şura kararlarının bir yerinde ‘'parasız yatılılık veya pansiyon yapılmalı'' diye bir karar yok. Şuraya katılanların, görevlilerin pek çoğu daha önceki hükümetlerin sağladığı parasız yatılılık sayesinde okumuşlardır. Hiç mi acaba vicdanları sızlamadı, hiç mi ‘'benim bu halka borcum var'' demediler.

     Bazı kararlar var ki, olumlu. Örneğin ‘'ilkokullarda ve ortaokullarda tekli öğretime geçilmeli'' deniyor. Bakmak lazım, geçilmiş mi? Yedi yıl sonra hala sabahçı - öğlenci öğretim yapılıyorsa, çocuklarımız tıklım tıklım sınıflarda ders yapıyorsa, şuranın tavsiye kararlarına kulak asılmamış demektir.

     Öğretmenlere 3600 ek gösterge verilmesi tavsiye edilmiş ama hala verilemediği biliniyor.

     Ama ilk, orta ve liselerde Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersi önemsenmiş, yaygınlaşmış ve ders saatleri artırılmış.

     Diğer tarafta 19. Şurada şöyle de bir tavsiye kararı var okuyucularımın bilgilerine sunuyorum.

‘'Ortaokullarda okutulan TC İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük  dersi programının gözden geçirilerek, güncel anlayışlar ve yöntemler doğrultusunda yeniden yazılması.

ve

  Liselerde okutulan TC İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük dersi programının gözden geçirilerek, güncel anlayışlar ve yöntemler doğrultusunda yeniden yazılması.''

     Ne demek ‘'güncel anlayışlar ve yöntemler''? Bu günlere kadar bu ders kitabındaki konular yanlış mı yazılmış?

     Bu tavsiye kararını alan şura üyeleri, Kurtuluş Savaşımızın en kritik günlerinde, bir yandan kurtuluşu sağlamak ve bir yandan Cumhuriyete giden yolu açmak için mücadele ederken, 1921 yılında toplanan 1. Maarif Kongresine katılmak için cepheden Ankara'ya toplantıya gelen ve çok önemli destek veren Mustafa Kemal'den utanmadılar mı?

     Çünkü eğitim alanında başlatılan bu çalışmaların, eğitimin planlanmasında ve milli eğitim sistemimizin geliştirilmesinde 1. Maarif Kongresi ve Heyet-i İlmiye çalışmalarının büyük katkıları olmuştur.

  1. Şura kararlarından ibretlik bir karar da ‘' Kutlu Doğum Haftası ve Aşure Gününün, Belirli Gün ve Haftalar kapsamına alınması'' kararından bugün utanç duyuyorlar mıdır acaba? 

     23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Haftasını gölgede bırakmak için, hain FETÖ'nün yerleştirmeye çalıştığı Kutlu Doğum Haftası uydurmacasına nasıl karar verdiniz? Ne oldu şimdi bu hafta birden yok oldu gitti. 

     FETÖ örgütüne Türk Milli Eğitimi peşkeş çekenler, izleyeceğiz bakalım şimdi hangi tarikatlarla iş tutacaklar.

                                   ***

      Bu arada CHP de güncel olduğu için, İzmir'de alternatif bir eğitim çalıştayı yaptı. Burada alınan kararlar ile hükümetin yapacağı 20. Milli Eğitim Şurası kararları karşılaştırmalı ele alınıp incelenmelidir. Bakalım iktidarın Milli Eğitim bakış açısı ile muhalefetin Milli Eğitim bakış açısı nasılmış, mukayese edilmelidir.

     Biz 20. Milli Eğitim Şurası kararlarını dikkatle takip edeceğiz.

     Halkımız da takip etsin ki, oyunu ona göre versin. 


Bu yazı 483 defa okundu.


Yorumlar


Ad Soyad E-Mail
GÜNDEMSİYASETMANŞET HABEREKONOMİSPORRÖPORTAJLAR YAZARLAR ARŞİV

KONUMUMUZ

Altıeylül / Balıkesir

ADRES

Altıeylül Mah. Çiğdem Sok. İnaler İş Mrk.No: 8 1/1 Altıeylül / Balıkesir
MND Ajans
©2020 | Tüm Hakları Saklıdır
MND Ajans