Ocak 2019'da Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ‘'Plastik poşetle mücadele kararlılıkla sürdürülecek ve 2023 yılına kadar, tüm içecek ambalajlarında da depozito uygulamasına geçeceğiz" demişti.
Sayın Bakanın bahsettiği depozito; kabıyla birlikte satılan bir malın, kabı için alınan ve kap geri getirildiğinde alıcıya geri verilen para veya kap bedeli olarak tanımlanıyor.
Türkiye Depozito İade Sistemi (TÜDİS) Eylül 2017 yılında, Sıfır Atık Projesiyle başladı. Bu proje;
2017 yılı sonrasındaki adımlara baktığımızda;
- Aralık 2018'da sıfır atık ve depozito sisteminin çevre kanununda yer aldığını,
- Ocak 2019'da alışveriş poşetlerini ücretlendirildiğini,
- Haziran 2019'da sıfır atık mavi projesinin başladığını,
- Temmuz 2019'da sıfır atık yönetmeliğinin yayımlandığını,
- Temmuz 2019'da TÜDİS projesinin başladığını,
- Ocak 2021'de pet şişe depozito ücret iadesi değil, projesinin yani, sistemde yer alacak ambalajları yeni standartlara uygun olarak üretmek, bu ambalajlara uygun depozito iade noktalarını oluşturmak ve vatandaşları depozito sistemiyle tanıştırmak olduğunu,
- Ocak 2023'de de tüm içecek ambalajlarına depozito uygulanacağını ..., görüyoruz.
Ülkemizdeki duruma baktığımızda; her 10 cam şişeden biri, her 10 pet şişeden 3'ü ve 10 alüminyum içecek kutusundan ancak 5'i geri dönüşebiliyor. Gerisi, gelişi güzel doğaya atılıyor.
Depozito 2023'de yıllık ortalama 40-50 milyar içecek ambalajını, piyasa sürülen ambalajın da yüzde 50'sini geri toplayabilmek.
Depozitolu içeceklerin geri iadesinde ve karşılığında alınacak para için kullanılacak sistemin çok iyi planlanması gerekiyor.
Depozito 2023 için gerçekçi bir plan yapılmazsa;
- AVM-Market çalışanlarıyla ve bakkallarla kavga edenleri,
- Otomatları tekmeleyenleri,
- Depozito kuyruklarını,
- Ağzına kadar dolmuş çuvallarla; caddede, sokakta ve çarşıda dolaşanları,
- Geri dönüşüm malzemesini toplayan ve bunları satarak geçinen insanlar arasında hayati tehlike yaratan kavgaları ..., görürüz.
Okunuyor olmak dileğiyle, saygılar.
