Kitapların sihirli olduğunu ve ancak yüreğinle bakmayı öğrendiğinde gerçekleri görebileceğini ve duyabileceğini, 40 yaşından sonra ve Küçük Prensi bilmem kaçıncı kez tekrar okuduğumda fark ettim. Önce çok şaşırdım nasıl daha önce bunları duyamamıştım. Küçük Prens tüm bunları kulağıma kaç kez fısıldamıştı? Kaç kez bakıp da görmemiş, okuyup da duymamıştım?

Ne zaman bulutları pembeye boyamaktan vazgeçmiştim? Her şeyi olabileceğime inancım nerede kaybolmuştu? Nerede dans etmeyi, şarkı söylemeyi bırakmıştım? Ciddi olmam gerektiğine nerede karar vermiştim? Acaba içimdeki çocuk hala buralarda bir yerde duruyor muydu?

Tekrar tekrar Küçük Prensi okumaya başladım. Ve her seferinde başka bir şey duydum. Neyse ki içimdeki çocuk hala derinlerde bir yerde durup sabırla onu bulmamı bekliyordu. Ben duydukça içimdeki çocuk daha da görünür oldu, o göründükçe ben daha çok yüreğimle bakar oldum.

Sonra içimdeki çocuk sordu ‘'ya sen beni kaybetmeden önce, içindeki çocuğu kaybetmemiş bir yetişkin sana tüm bunları anlatsaydı, yine de unutur muydun beni?'' Cevabım hayırdı. Unutmazdım. O an karar verdim çocuklara, içindeki çocuğu unutmadan büyümeyi ben anlatabilirdim.

Yüreğimle gördüklerimi, duyduklarımı paylaşma arzusu, başka yüreklerin gördüğünü, duyduğunu öğrenme merakımla birleşip bir heyecana dönüşmesi böyle başladı. Böylece bazen yetişkinlerle, bazen gençlerle, bazen de çocuklarla Küçük Prens okuma günleri yapmak için yola çıktım.

Sizinle ya da çocuklarınızla bir gün yolda karşılaşmak ve yüreklerimizle gördüklerimizi ve duydularımızı paylaşmak dileğiyle...

Life Designer

Özgül ÖZDEMİR

Kayıt ve bilgi için

0 535 300 37 45