ANASAYFA GÜNDEMSİYASETMANŞET HABEREKONOMİSPORRÖPORTAJLAR YAZARLAR KURULUŞ KÜNYE İLETİŞİM

11.05.2022

SURİYELİ GÖÇMENLER VE BÜYÜK ORTADOĞU PROJESİ

ABD emperyalizmi dünyanın her yerini, her ülkesini kendi çıkarlarına göre düzenlemeye, yönlendirmeye çalışıyor. Her zaman A-B-C planları var. En yakın örnek Ukrayna – Rusya anlaşmazlığı için ne entrikalar çeviriyor. Montrö nedeniyle Karadeniz'e savaş gemilerini sokamıyor. Bir girebilse…

     Enerji merkezi Ortadoğu'daki Müslüman ülkeleri elinin altında tutmak, başta petrol ve doğal gazı kendi kontrolü altına almak istiyor.

     Tunus, Libya, Mısır, Irak, Suriye ve derken Türkiye'yi istediği şekle sokmak için Büyük Ortadoğu Projesi'ni uygulamaya soktu. Bu ülkelerde insanlık dışı, darbeler, cinayetler, enerji kaynaklarına el koymalar yapıldı. Liderleri linç edildi.

     Bizde o zamanın Başbakanı ‘'Ben Büyük Ortadoğu Projesi eş başkanlarından biriyim'' dedi mi, dedi… Türkiye için yapılanları ve yapılmak istenenleri biliyoruz.

     Hiç kimse çıkıp da ‘'Sizi bu göreve kim getirdi?'' Diye sormadı. Sorsa da duyulmadı. Türk halkı mı, TBMM mi size bu görevi verdi? Sizi kim görevlendirdi? Geçmişte bir de ‘'Medeniyetler arası buluşma'' diye bir yutturmaca ağızlardan düşmüyordu. Şimdi unutuldu.

     Sırasıyla Müslüman Arap ülkeleri hizaya getirdiler.

     Sonuç, Türkiye'de kimine göre 4-5 milyon, kimine göre 8-9 milyon sığınmacı varmış. Bir kez belirtelim, bu kadar sığınmacı olmaz. Milyonlarca sığınmacı mı olur?  Sınırlarımız ‘'Yol geçen hanına dönmüş.'' Başta Suriyeliler olmak üzere, Afganlı, Iraklı, İranlı, Pakistanlı ve Afrikalılar ipini koparan Türkiye'de toplanıyor. Ülkemiz sahipsiz gibidir.

                                                ***

     ABD emperyalizminin hesapları ile bizdeki ümmetçi - Yeni Osmanlıcıların hesapları uygun geliyor herhalde ki ‘'laik, demokratik, sosyal, hukuk devletimizi '' kuruluş temellerini sarsmaya, yıkmaya çalışanlar gözleniyor.

     Bir aralar 36 etnik gurup sözleri edilerek gurupların adları sıralanırdı. Bu da hiç söylenmez oldu. Unutuldu mu? Yoksa hesap tutmadı mı? 1 Mart tezkeresi ile bu ülkenin halkı ve onun temsilcisi vatansever milletvekilleri oyunu bozdu. Başta CHP'liler ve bazı yurtsever AKP milletvekilleri ‘'hayır'' dediler. Limanlarımıza kadar gelip dayanan emperyalizmin askerleri geri dönmek zorunda kaldılar.

     Çünkü burası Mustafa Kemal ATATÜRK'ün önderliğinde kurulmuş, tam bağımsız bir ulus devlettir. Adı da Türkiye Cumhuriyeti'dir. Bu ülkedeki halkın adı Türk'tür. Alt kimliğimiz sonraki meseledir. Onu gerektiği zaman dile getiririz.

     Öyle Anadolu Federe Devleti ya da Türk adının geçmediği Anadolu İslam Federe Devleti gibi sapık ve hain düşüncelerin hesabı tutmadı galiba ki etnik gurup adları sayılmaz oldu.

     Ülkemizin demografik yapısını bu göçmenlerle bozup, ulus devletimizi yıkmak isteyenlere fırsat vermeden mücadele etmeliyiz. Sessiz çoğunluk bu ülkenin sahibidir. Konut alarak vatandaşlık hakkı verilenlere, göçmenlere, sığınmacılara, ilticacılara oy hakkı verip seçmen yapmaya kimse kalkmasın. Bu oyunları kabul etmeyiz. Sandık başlarında tatsız olaylar yaşanmasın.  Türk halkının huzuru her şeyden önemlidir.

     Evet, misafirperver olmak bizim halkımızın özelliğidir. Ama karşımızdaki göçmenler misafir değil, sığınmacı değil, işgalci gibi görüntü veriyorlar. Sığınan zordaki insan kuluçka makinesi gibi durmadan çocuk yapar mı? Buradaki art niyeti halkımız artık görmüştür.

     İnşaat müteahhitleri, çıkarcı bazı iş adamları bu insanları sigortasız, asgari ücretin de altında, karın tokluğuna çalıştırıp sömürüyorlarsa bu duruma da sessiz kalamayız.

     Bir AKP yöneticisi çıkıp utanmadan ‘' Suriyeliler giderse, ekonomimiz çöker ‘' dedi mi, dedi.

     Bir AKP'li bakan ‘' Suriyeliler giderse en çok iş adamları üzülür ‘' dedi mi, dedi.

     Kendi halkının gücüne güvenmeyen iktidara da halk güvenmez.

     Bizim insanımız iş bulamazken ve hayat pahalılığının da bu kadar artmasında 8-9 milyon yabancının etkisi yok mu?

     İstemiyoruz kardeşim, istemiyoruz. Yeter artık. Onların İslam kardeşliğini de istemiyoruz. Ülkemiz insanı endişe duymaya başladı. En uzun sınırımız olan Suriye yönetimi ile diplomatik ilişki kurun, anlaşın, uzlaşın bu göçmenleri ülkelerine gönderin. Sınırlarımız yeniden koruma altına alınsın. Yasal giriş- çıkışlar harici kaçakları takibe alacak bir devlet gücümüz vardır.

     Sanayicimiz de, müteahhidimiz de köylümüz de kendi işinde çalıştıracağı kişileri kendi halkından bulur.

     Önce huzura ihtiyacımız var. Herkes çoluğunun – çocuğunun güvenli bir ortamda yaşamasını ister.


Bu yazı 462 defa okundu.


Yorumlar


Ad Soyad E-Mail
GÜNDEMSİYASETMANŞET HABEREKONOMİSPORRÖPORTAJLAR YAZARLAR ARŞİV

KONUMUMUZ

Altıeylül / Balıkesir

ADRES

Altıeylül Mah. Çiğdem Sok. İnaler İş Mrk.No: 8 1/1 Altıeylül / Balıkesir
MND Ajans
©2020 | Tüm Hakları Saklıdır
MND Ajans