YazıYorum (Mete KOZDAĞ)
Lozan Barış Antlaşması veya yapıldığı dönem Türkçesiyle Lozan Sulh Muahedenamesi, 99 yıl önce 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalandı.
Lozan, Türkiye açısından Misak-ı Millinin gerçekleştirilmesi amacıyla, milli mücadelenin diplomasi alanında sürdürüldüğü; Müttefik devletler açısından da Türkiye üzerinde uzun yıllardır devam eden çıkar ve menfaatlerinin sağlanması amacıyla her türlü diplomasi yollarının denendiği uluslararası bir platform olarak kullanılmıştır
Lozan öncesi duruma baktığımızda aşağıdakileri görürüz ...
- I. Dünya Savaşını kaybeden Almanya, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ve Osmanlı Devleti, ağır koşullar içeren antlaşmalar imzaladı.
- Osmanlı Devleti'nin kabul ettiği Sevr Antlaşması, Ankara Hükümetinin kazandığı Kurtuluş Savaşı ve Mudanya Ateşkes Antlaşmasıyla sona erdi.
- Yürürlükten kaldırılan Sevr Antlaşması yerine, kazanan ve kaybedenler tarafından bir barış antlaşması yapılması kabul edildi.
- İtilaf tarafı, Ankara ve İstanbul Hükümetlerini birlikte Lozan'a davet ederek, iki hükümet arasında çıkacak karışıklıktan faydalanmak istedi. Bu oyunu Ankara bozdu ve Türkiye Büyük Millet Meclisi, 01 Kasım 1922 tarihinde Saltanatı kaldırarak, İstanbul Hükümetine son verdi.
Antlaşmanın ana konuları; sınırlar, boğazlar, kapitülasyonlar, azınlıklar ve Osmanlı'nın borçları yani 1. Dünya Savaşı'nı resmen bitirecek kararlarla Türkiye- Yunanistan arası sorunlardı.
Lozan Antlaşmasının maddelerini özetlersek; lütfen iyi okuyalım!
Yunanistan ve Türkiye Trakya Sınırı; antlaşmanın sınır birliğinde Karaağaç Türkiye'de kalacak ve Meriç nehri sınır kabul edilecekti. Yunanistan olan mutabakatın yanı sıra İmroz, Bozcaada ve Tavşan Adaları dışındaki Ege adaları Yunan devletine bırakılacaktı. Bunun yanında Türkiye'nin askeri bir müdahaleden ari olması için Midilli, Sakız ve Sisam asker ve silahtan arındırılacaktı. Bu arada Türkiye Kıbrıs ve Mısır'ın İngiliz yönetimine geçtiğini kabul edecekti.
Suriye Sınırı; Fransa ile Türkiye arasında 20 Ekim 1921 tarihinde imzalanan Ankara İtilaf namesi hükümleri, aynen geçerli kalacaktı.
Irak Sınırı; İngiltere ve Türkiye arasında Irak üzerinde süren bir Musul sorunu bulunuyordu. Bu sorun antlaşmanın imzalanmasından 9 ay içinde çözüme kavuşmazsa Milletler Cemiyeti olaya el koyacaktı.
Boğazlar Sorunu; İtilaf Devletlerinin İstanbul'u işgali ile birlikte Boğazlar, İtilafçıların eline geçmişti. Bu dönemden sonra uluslararası bir komisyon seçilerek Türkiye başkanlığında Boğazlar denetim altına alınacaktı. Bu komisyonda Türk temsilcilerin yanında İngiltere, Fransa, Japonya, İtalya, Rusya, Yunanistan, Bulgaristan, Romanya ve Sırbistan temsilcisi de bulunacaktı. Boğazların her iki tarafından 15 km. olarak belirlenen bir alan silahsızlandırılacak ve Türkiye bir savaşa girerse Boğazları kapatarak bu bölgeleri silahlandıracaktı. Ayrıca Türkiye'nin müdahil olmadığı bir savaşta devlet, Karadeniz'e geçen ticari ve askeri gemilere tonaj kotası uygulayacaktı. Fakat barış zamanında Boğazlardan her türlü geminin veya aracın geçmesine izin verilecekti.
Kapitülasyonlar; Lozan Antlaşması ile birlikte Kapitülasyonlar tamamıyla kaldırılmış, bu ayrıcalıklarla kurulan yabancı şirketlerde Türkiye hukuku ve mali yasalarına uyma yükümlülüğü getirildi.
Borçlar; İtilaf Devletleri Osmanlının Avrupa'dan 1854 yılından itibaren aldığı dış borcu, Osmanlı İmparatorluğu toprakları üzerinde kurulan devletler arasında bölüşülecekti. Türkiye kendi payına düşen borcu ödemek amacıyla alacaklı olan devletlerle, ödeme planı hakkında iletişime geçecekti. Türkiye'nin payına düşen dış borç, 1933 yılında ödenmeye başlanmış, 1954 yılında bu borç tamamen kapandı.
Azınlıklar; bu konuda katı bir tutum yerine onları sahiplenmeyi amaçlayan bir tutum sergilendi. Türkiye topraklarında yaşayan tüm azınlık mensupları, Türk vatandaşı sayılmıştır. Ayrıca Yunanistan'da bulunan Türkler ve Türkiye'de bulunan Rumlar arasında bir nüfus mübadelesi yapılacaktı. Yapılan mübadeleye İstanbul Rumları ve Batı Trakya Türkleri dahil edilmeyecekti.
Savaş Tazminatı; Yunanistan savaş tazminatı olarak Karaağaç ve çevresini Türkiye'ye verdi.
İstanbul ve Boğazların Boşaltılması; antlaşma imzalandıktan sonra hükme uygun olarak İtilaf askeri birlikleri, İstanbul ve boğazlar bölgesini yani Türk topraklarını boşaltılar.
Antlaşmanın en önemli sonucu yeni kurulan Türk Devleti artık bütün Dünya tarafından kabul edildi ve bağımsızlığını kanıtladı.
Lozan öncesini görmezden gelenler, sonradan beğenmeyenler olarak Lozan'ı kötülemeye devam ediyor.
Lozan'da her sorunun ve her konunun eşit ağırlık taşımadığı göz önünde bulundurulursa; Lozan Antlaşmasıyla Türkiye'nin kazandıkları, mutlak bir başarıdır.
Okunuyor olmak dileğiyle, saygılar.