Âdem Yılmaz'ın başkanlığındaki Bandırma Ticaret Odası, Oda tarihinin en başarısız başkanı Mehmet Kılkışlı'nın bıraktığı kötü izlenimleri silmeye çalışıyor. Bu bağlamda, başta Oda üyeleri olmak üzere sivil toplum kuruluşları, diğer kurum-kuruluşlarıyla iyi iletişim kurmak için çaba harcıyorlar.
Oda başkanı Âdem Yılmaz, bu olumlu çalışmalarına paralel şekilde, Kılkışlı'dan önce Oda başkanlığını 18 yıl aralıksız sürdüren Osman Kocaman ile de görüşerek, “Her zaman deneyimlerinizden yararlanmaya hazırız” dedi. Ne kadar güzel!
Mehmet Kılkışlı, on yıla yaklaşan Bandırma Ticaret Odası başkanlığı döneminde, bir kere bile Osman Kocaman ile buluşmadığı gibi kendisine, geçmiş hizmetleri için teşekkür bile etmedi. Hatta Odanın her yıl geleneksel olarak gerçekleştirdiği “Yüksek vergi ödeyenler” ve eski başkanlar için ödül törenlerini de, Kocaman'a ödül verme durumuna düşmemek için yapmadı.
Güler yüzlü bir şekilde hizmet vermeye çalışan Âdem Yılmaz'ı, Kocaman'a hak ettiği değeri ve vefayı göstermesinden dolayı kutluyorum.
BORSA DA GÜVENİLİR ELLERDE
Bandırma Ticaret Borsası başkanlığını da 16,5 yıl süreyle Halit Sezgin yaptı.
Uyum içinde çalıştığı yönetim kurulu ve İsmail Tunçbilek'in başkanlığındaki meclisiyle Borsayı, çok iyi noktalara taşımayı başardı. Beyefendi, insana büyük değer veren, mütevazı bir kişiliğe sahip bulunan Halit Sezgin döneminde Borsa, tüm çağdaş gelişmeleri bünyesine taşıdı. Elektronik ürün satış salonu, lisanslı depoculuk, ürün ihtisas borsacılığı…
Bandırma Ticaret Borsası, ülkemizin ilk üç borsası arasına girdiği gibi, Avrupa borsalarında bulunan her çeşit hizmeti yerine getirir konuma ulaştı. Halit Sezgin yönetimini bir kez daha kutluyor ve Bandırma adına teşekkür ediyoruz.
Şimdi Borsa yönetiminin başında, Halit Sezgin'in yönetim kurulunda da görev yürüten Can Ata Tan var. O da mütevazı, çalışkan ve beyefendi bir kişiliğe sahip. Genç ve idealist bir ekiple görev yaparak, Halit Sezgin yönetiminin başarı çizgisini daha yukarılara çekmeye çalışıyor.
Tabii, bu arada Borsanın başarılı çizgisinde, Genel Sekreter Ertunç İşbay ve yardımcısı Aybike Özbay'ın yanı sıra personelin uyumlu ve aile ortamı içinde çalışmasının olumlu katkılarını da unutmamak gerekiyor.
Can Ata Tan yönetimine de başarı dileklerimi iletiyorum.
Sivil toplum kuruluşlarının başarısında, lokomotif görevinde olmaları gereken başkanların rolü büyüktür. Bu kuruluşların başarılarının ise o kentin çağdaşlaşmasına önemli katkı sağlayacağı tartışılmaz bir gerçektir.
