YazıYorum (Mete Kozdağ)

      12 Mart 1921 tarihinde kabul edilen İstiklal Marşımız, bağımsızlığımızın ve egemenliğimizin, en önemli sembolüdür.

      İstiklal Marşımız bize ne anlatıyor?

      Cesaret ve tahammül göstermeliyiz. Bayrağımızın kaderi ile milletimizin kaderi birbirine bağlıdır.

      Bağımsızlık ve bayrak uğruna pek çok kan döktük. Bu kanları bayrağa helal etmek için göklerde dalgalanması gerekir. Türk milleti Allah'a inanır ve özgürlük hakkımızdır.

      Türk milleti, bağımsızlığı uğrunda önüne çıkacak her engeli aşacaktır. O, böylesine yüce bir amaç için dağları delecek, enginlere sığmayıp, denizleri taşıracak güçtedir.

      Avrupalı kendini çelik zırhla korurken, Mehmetçik iman dolu altın göğsüyle, Avrupa'ya karşılık vermektedir.

      Bizler Türk yurdunu alçakları uğratmaması için gerekirse canımızı feda ederiz.

Şehit gövdelerinin meydana getireceği siperler, düşmana engel olacaktır. Zafer günü, yarından bile daha yakın bir zamanda doğacaktır.

      Sıradan bir toprak büyük bir değer taşımaz; ama vatan toprağı uğrunda şehit olan atalarımızın o topraktaki mezarlarıdır. Bu kutsal vatanı, dünyalara değişmeyiz. Toprak dünyanın her yerinde bulunur. Ancak atalarımızın kanlarıyla sulanan topraklar, vatanımız üzerindedir.

      Bu vatan, cennet kadar kıymetlidir. Şehitlerimiz bu vatan toprağında yattığı için cennetten farksızdır.

      Camilerimizden okunan ezanlar sonsuza kadar, Türk yurdunun üstünde inlemelidir. Çünkü bu ezanlar, dinimizin temelidir.

      Ezan sesleri yurdumuzun üstünde inledikçe şehitlerimizin de ruhları şad olacaktır. Ezan sesi sadece yaşayanlara değil, ölülere hatta onların mezar taşlarına bile tesir eden yüce bir anlam taşır.

      Türk milleti yeniden bağımsızlığına kavuşmuştur. Artık onun için yok olma korkusu kalmamıştır. Bayrağımız, şehitlerimizin kanlarını hak etmiştir. Bağımsızlık, Allah'a tapan ve doğruluktan ayrılmayan Türk milletinin, en doğal hakkıdır.   

      Okunuyor olmak dileğiyle, saygılar.