22.05.2023
KÖFTECİLER TATLICILAR
Merhabalar...
60'lı yıllara uzanalım, güzelce karnımızı doyuralım, üzerine Balıkesir'in nefis tatlılarından yiyelim.
Benim çocukluğumdan hatırladığım bir tek Dönerci vardı Paşa Camisi'nin karşısında, şu anda Milangaz'ın olduğu yer Şan Döner'di. Başka dönerci de yoktu.
Şimdikilerden farklı olarak, dönerin üzerine maydanoz serperlerdi, mis gibi de kokardı. Şan döner, şu anda meyhane boğazının girişinde, yolun sonunda iş hayatını aynı isimle sürdürüyor.
Eski halin yan karşısında, Hasanbaba girişinde efsane köfteci Sait Usta vardı. Yaz kış mangalın karşısında köfteleri pişirir müşterilerine hazırlardı. Sait Usta çok sinirli, asık suratlı bir adamdı. Bunu bilen sadık müşterileri, damarına basmayı çok severdi ve tabii ki bekledikleri cevabı da alırlardı. Ustamızın pek bilinmeyen bir özelliği daha vardı. Kumaş giysilerdeki yırtıkları kumaştan çektiği iplik ile tekrar örer, kesinlikle hiç belli olmazdı.
Bu konuda da köftecilik kadar başarılıydı.
Sait Usta'nın şu andaki yerini, torunu Mustafa aynı yerde başarı ile devam ettiriyor. Bunun yanı sıra Sait Usta'nın oğlu rahmetli Sedat Usta'da Yeşilli Camisi'nin karşı sokağında aynı mesleği başarıyla yıllarca devam ettirdi. Bu mekan da aynı yerde ve aynı isimle köfteciliğe devam ediyor.
Küçük sanayide şu anda TTM'nin çevresinde yıllarca küçücük bir mekanda sabahtan yumurtalı çorba 7 ile 9 arasında yedin yedin sonra biterdi ve saat 11-14 arasında ızgara köfte ile devam eden efsane Kemalpaşa tatlısı vardı.
Ethem usta ile rahmetli Muhsin ustaların lezzetlerinden tadabilmek için sabırla dükkanların önünde beklemek gerekiyordu. Sonraki yıllarda buraya çırak olarak giren ve ustaları kadar bu işi iyi öğrenen Hidayet Usta'dan kendi adıyla yıllardır eski sanayide ve küçük sanayi sitesinde çorba ve köfteye devam ediyor.
Kemalpaşalı Köftecisi de, eski yerinde ve daha büyük bir mekanda Ethem Usta ve oğlu ile beraber efsane çorba ile köfteye devam ediyorlar.
Balıkesir'de daha birçok Köfteci bulunmakta.
Şanlı Köftecisi, Şaban Usta, Köfteci Hulusi, Köfteci Ahmet, çıtayı yükselten restoran şeklinde devam eden Balıkesir Köftecisi.
Fakat şu bir gerçek, maç günleri stadyum önünde ekmek arası köfte ile yukarıda saymaya çalıştıklarının arasında gerçekten kalite olarak çok büyük bir fark yok. İddia ediyorum Balıkesir'deki ızgara köftecilerin lezzetini ben hiçbir yerde göremedim.
En az 25-30 vilayet dolaşmışımdır, denk gelmedim, tadamadım.
Karnımızı doyurduk...
Şimdi Vicdaniye Camisi'ne doğru gidelim.
Hem yediklerimizi hazmedelim hem de nefis bir tatlı yemek için caminin iki dükkan yanında küçücük bir mekanı olan Rüstem Aga'nın yerine uğrayalım.
Hamurunu da kendisi yapan, sonrasında şerbeti ile pişirilen peynir tatlısı...
Şimdilerde bu tatlıyı Kemalpaşa diye biliyoruz.
Muhteşem bir lezzet ''Kaymaklı Ekmek Kadayıfı''.
Buram buram kokar, elini titretmeden üzerine bolca koyduğu manda kaymağı ile yemeğe doyulmayan bir tatlıydı. Kaymağı diğer mekanlardaki gibi tatlının arasına değil, gözünde doyması için üstüne koyardı.
Ayrıca her gün ''Ekler'' diye bilinen pastadan yapardı. Kreması ve hamuru muhteşem bir pastaydı. Yanında kimse yetiştirmedi, tadı damaklarımıza bırakarak vefat etti. Ruhu şad olsun...
Hamidiye Camisi karşısı, Kepsut Caddesi başında Tatlıcı Mahmut Usta vardı. Yanlış bilmiyorsam kendisi Arnavuttu... Pastanesinde çeşit çoktu fakat ''Tavuk Göğsü'' diye bilinen tatlı bir başkaydı, sunumu da çok hoştu. Bıngıl bıngıl titreyen yarım dünya şeklinde ve üzerine kalp veya yonca şeklinde dökülmüş tarçınla ikram edilirdi.
Sonraki yıllarda çok az da olsa, denk gelip yediğim tavuk göğsünün Mahmut ustanın tatlısı ile hiçbir alakasını tanımlayamadım doğrusu.
Son olarak da yaşayan bir efsaneden bahsedeceğim..
''Tulumba tatlısı'' denilince Nadir Usta gelir akla.
Çocukluğumda kendisi, daha sonraki yıllarda oğlu sevgili Gökhan'ın Sümerbank karşısında Şengörlerin önünde şimdilerde kuyumcu olan yerde seyyar arabasında, yaz- kış büyük bir keyifle sattıkları, yediğimiz zamanda tadını başka örneklerde bulamadığımız, kıtır kıtır Nadir Usta'nın tulumba tatlısı.
Yumurtanın,unun, şekerin adeta harika bir dansı gibi..
Elleriniz dert görmesin.. Sağlıklı uzun ömürler dilerim..
Balıkesir'imizin lezzetlerini anlatmak için kalemin mürekkebi ve beyaz sayfaları yetmez.
Hayattan göç eden tüm ustalarımıza rahmet diler, işlerini devam ettiren yakınlarına da hayırlı işler temenni ederim.
Bu yazı 377 defa okundu.