YazıYorum (Mete Kozdağ)

      “Futbol asla sadece futbol değildir”. Bu söz, kimi zaman bir şehrin, kimi zaman da bir ülkenin, en büyük gösterisi olmuştur.        

        UEFA Şampiyonlar Ligi finalinde İngiliz ekibi Manchester City ile İtalyan ekibi Inter karşı karşıya geldi.

      İstanbul Atatürk Olimpiyat Stadyumu'nda oynanan karşılaşmada Inter'i 1-0 mağlup eden Manchester City, tarihinde ilk kez Şampiyonlar Ligi şampiyonu oldu.

      Dün gece İstanbul'da sadece futbol oynanmadı.       

      Futbol, dün gece sadece sahadaki oyunla kalmadı. Siyaseti, eğlenceyi, sanatı, turizmi, ticareti ve de dahasını, ülkemize kazandırdı.  

      Dünyanın en fazla ilgi duyulan spor dalı, futboldur ve futbol tek başına sportif unsurları olan bir oyun değil, siyasi, ekonomik, mali, tarihi unsurları da içinde barındıran bir gösteridir.

      Futbola olan ilgi, küreselleşmenin de etkisiyle hızlı bir değişim ve dönüşüm süreci yaşatmış, çeşitli şekillerde de etkilemiştir. Futbol, alınır satılır mal yani ticaret malı haline gelerek, alışverişin bir parçası yapılmış ve büyük bir endüstri haline gelmiştir. Bu endüstri, yüz milyar dolarlarla ifade edilen bir sportif faaliyet haline gelmiştir. Futbol, dijital yayın dünyasındaki gelişmelerle birlikte milyarlarca insana ulaşarak, etkili bir pazarlama ve satış aracı haline dönüştü.      

      Bu yönüyle futbol; çoğu spor dalından ayrı, spora tek başına yön verebilen ve milyonlarca insanı etkileyebilen bir güç.

      Bununla birlikte futbol endüstrisi, farklı endüstrilerle iç içe yaşayan ve bazı endüstrilerin temel hedeflerine ulaşabilmek için kullandıkları bir araç olmuştur. İletişim, gıda, teknoloji, inşaat, giyim, finans, sağlık, vb. birçok endüstride faaliyet gösteren firmalar dünyadaki futbol kulüpleriyle reklam anlaşması yaparak daha fazla insana ulaşmak istemektedir. Dahası bazı firmalar, kriz ve savaş döneminde bile futbol sektörüne milyon dolarla ifade edilen yatırımlar yapmaya devam etmekte.

      Dünyada hemen hemen her medya grubunun bir spor kanalı bulunmakta ve bu kanallar yedi gün ve yirmi dört saat, spor programları yayınlamakta. Bu programların en önemli kısmını futbol oluşturmakta. Spor kanalı bulunmayan medya organları da haftalık yayın akışının büyük bir kısmını, futbol programlarına ayırmakta. Sadece medya organları veya diğer endüstriler değil, kulüplerin kendileri de kurdukları TV kanalları ve çıkardıkları yayın organlarıyla, taraftarlarına ulaşmaya çalışmakta. Bugün her büyük kulübün, büyükşehirlerde ve de yurtdışında, mağazaları bulunmakta.

      Bunlara bakıldığında, spor kulüpleri ve futbola yön veren aktörler ‘'neresi ve nerede olursa olsun, futbola devam'' diyor.

      Okunuyor olmak dileğiyle, saygılar.