“İki kişi arasında konuşulan bir şey, sır değildir” derler.

Doğrudur. 

İçinde bulunduğumuz şu küresel dünyada, dedikodudan, kıskançlıktan geçilmiyor.

Ama gerçek dostların yeri de bir başka.

Sen, eğer dostuna “Aramızda kalsın” diyorsan, aranızda dostluk zaten kalmamıştır.

X X X

Çok uzun ve gereksiz konuşmaları hiç sevmem. Hele hele düşünce bazlı bir tartışmada bir kişi, eğer çok bağırarak kendini haklı çıkarmaya çalışıyorsa, susun! Sadece susun ve Fringe'nin, “İstediğin kadar bağır, çağır. Susan birini yenemezsin” ve Goethe'nin, “Konuşmak ihtiyaç olabilir ama susmak bir sanattır” sözlerini düşünün.

X X X

Mücadeleyi severim. Yaşamım hep mücadeleyle geçti. Hiç yılmadım. 

Ne vefasızlıklar, ne kıskançlıklar, ne yalan ve iftiralarla, ne kişiliksiz insanlarla karşılaştım, yazsam kitap olur!

Ama hep ayakta kaldım. Çünkü dürüstlük, sağlam bir yapının temelini oluşturur.

Aklımda hep Bob Marley'in sözü:

“Sakın vazgeçme! Eğer sen vazgeçersen, hak etmeyen biri kazanacak!”

Çiçekleri döküldü diye vazgeçen ağaç gördünüz mü hiç?

Siz de sakın vazgeçmeyin!

X X X

İnsan yaşamında elbette ki mutluluklar kadar acılar da vardır. Acıların, insanı olgunlaştırdığı da doğrudur. 

Eddi Anter, şöyle diyor:

“Acıların ağırlığı kıyaslanmaz. Herkes kendi taşıdığı yükü bilir.”

X X X

Yusuf Has Hacip, yüzlerce yıl öncesinde, “Kutadgu Bilig”(Mutlu Olma Bilgisi) isimli kitabında şöyle der:

“Helalin adı kaldı, gören yok

Haram kapışıldı, hâlâ doyan yok”

Günümüzde durum sanki farklı mı?

Gelin de, Servet-i Fünun'un ünlü şairi Tevfik Fikret'in, “Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin” diyen “Han-ı Yağma” şiirini anımsamayın.

X X X

Bir işte başarılı olmak için meraklı olup, işe odaklanmak ve çok çalışmak gerekir. Başarısızlıkların da “deneyim” olarak başarının önünü açtığını unutmayalım. 

İşte bizim mesleğimiz gazetecilik de böyledir. Eğer meraklı değilseniz ve araştırmayı sevmiyorsanız, başarıyı yakalayamazsınız.

Albert Einstein, şöyle diyor:

“Benim özel bir yeteneğim yok; sadece tutku derecesinde meraklıyım.”

X X X

Hiçbir zaman umutsuz olmamak gerekir.

Umutsuzluk, geleceğimizi karartır.

İşte dünya şairi Nazım Hikmet'in unutulmaz dizeleri:

“Düşmezse düşmesin yakamızdan ölüm

Bizim de üstümüze güneş doğacak gülüm

Gülüşüne bir kurşun sıksa da ölüm

Unutma ki umuda kurşun işlemez gülüm”

Yine bir Nazım şiiriyle son verelim yazımıza:

“En güzel deniz:

henüz gidilmemiş olandır

En güzel çocuk:

henüz büyümedi

En güzel günlerimiz:

henüz yaşamadıklarımız

Ve sana söylemek istediğim en güzel söz:

henüz söylememiş olduğum sözdür…”