Ülkemizde ilk corona virüs hastasının görüldüğü günden bu yana yirmi bir gün geçti. 1 Nisan tarihi itibarıyla hasta sayısı 15,679’a ulaştı. Toplam ölü sayısı da 277’dir. Yapılan günlük testlerde enfekte olan kişilerin oranı yüzde 17’lere ulaşmıştır. Bu da bize hastalığın hızla yayıldığını göstermektedir.
Hastalığın yayılmasını engelleyecek gerekli önlemler maalesef alınmamaktadır. Altmış beş yaş üstü insanların sokağa çıkmasını engelleyerek hastalığın yayılmasının engellenemediği ortadadır.
Hastalığı taşıyan gençler ve orta yaşlı insanlar ise sokağa çıkıp rahatça gezebilmekte, alışveriş yapabilmekte, bankalardan maaşlarını çekebilmekte, faturalarını ödemekte , hatta gezip tozabilmekte günlük yaşamlarını darahatça sürdürebilmektedirler.
Bunun yanında çalışmak zorunda olan insanlar toplu taşıtlara binmekte, iş yerlerinde birlikte çalışmakta, bu süreç içinde şu veye bu nedenle insanlarla etkileşim içinde olmaktadırlar.
“Yaşam eve sığar”, “herkes kendi ohal” ini ilan etsin, “evde kal” gibi söz ve önerilerin anlamsız ve yetersiz kaldığı kaldığı ve hastalığın yayılmasını engellemediği de görülmüş oldu. Buna karşın gerek bilim insanlarının ve yerel yöneticilerin hastalığın yayılmasını engellemek için on beş günlük “sokağa çıkma yasağı” ilan edilmesi önerilerini başta Sağlık Bakanı ve Cumhurbaşkanı duymazdan gelmekte adeta hastalığın yayılmasına davetiye çıkarmaktadırlar.
Acilen yapılması gereken sokağa çıkma yasağının ilan edilmesi ve bu süreçte işine gidemeyen insanların ücretlerinin ödenmesi; yine daha önce alınan önlemler nedeniyle iş yerleri kapatılan insanların zorunlu giderlerinin karşılanması, işsiz kalan insanlara nakdi yardım yapılması toplumun ve devletin bu hastalığı en az hasarla atlatması açısından zorunludur.
Bu bağlamda işsiz kalan, ücret alamayan, yoksul yüz binlerce insanlarla dayanışma için başta CHP’li belediye başkanlarının başlattığı yardım kampanyalarının durdulması da anlaşılır gibi değildir. Umarım mahkemeler yapılan itirazları yerinde görür ve İçişleri Bakanlığının genelgesinin yürütmesini durdurur. Bu bağışlar devam eder ve bu insanlar küçük de olsa bir yardım görür.
Yine hastalık sonrası ekonomik ve sosyal yaşamın bir an önce normale dönebilmesi için bu önlemlerin acilen alınması şarttır. Aksi halde bu hastalık ekonomik ve toplumsal yapımızı alt üst edecek kendimize gelmemiz uzun bir süre alacaktır.
Umarız sayın Cumhurbaşkanı toplumun her kesiminden gelen bu önerilere kulak verir, bu hastalıktan bir an önce kurtuluruz.
