Doğma büyüme Bandırmalıyım. Bandırmalı olmakla da gurur duyuyorum. Birkaç gün bile uzak kalsam Bandırmam burnumda tüter. Denizinin kokusunu bile özlerim. Ancak siyaset bir başka olgu…Hele hele yerel seçimlerde…

Bazı belediye başkan adaylarının, kazanmak için “doğdukları yere” vurgu yaparak, o kentten oy istemelerini akılcı bir davranış olarak görmüyorum.

Doğu Beyazıt doğumlu olan Hasan Sur, Bandırma'da üç dönem belediye başkanlığı yaptı. Üstelik, ilk belediye başkanlığı döneminin başında 32 yaşındaydı. Hiç unutmam, benimle yaptığı bir röportajda, “32 yaşında belediye başkanı seçildiğimde ‘Ya başaramazsam' korkusuyla ağlamıştım” demişti. Hasan Sur, Bandırma Belediye başkanlığı görevini başarıyla yürütmüştü.

İşte halen AK Parti Bandırma İlçe Başkanlığı görevinde bulunan Mehmet Doğan…Kökeni Malatya olan Doğan, Bandırma doğumlu ve 1976 yılından bu yana kentimizde yaşıyor. Rahmetli ilk eşi ile Bandırma'da evlendi.(Bu arada, vefat eden eşi Pınar'ın, Kültür ve Eğitim Vakfı Özel Lisesi'nde okuduğu yıllarda, edebiyat öğretmenliğini yapmıştım. Nur içinde yatsın.) 1976 yılından bu yana Bandırma'da yaşayan Mehmet Doğan, sevilip sayılan bir kişiliğe sahip. Artık Bandırma ile bütünleşti. Halen AK Parti Bandırma İlçe Başkanlığı görevini yürüten Doğan, siyasette de başarılı oldu. Son milletvekilliği seçiminde, Balıkesir dördüncü sıra adayı olan Ali Taylan Öztaylan'ın kritik bu sıradan seçilerek parlamentoya girmesinde büyük çabasıyla dikkati çekti. AK Parti, onun bu başarısını takdirle karşılamalıdır. Aslında, Doğan'ın, AK Parti Bandırma Belediye Başkan adayı olarak gösterileceğini düşünüyordum ama gerçekleşmedi. Bu konuda ne gibi kumpaslar döndüğünü ise bilmiyorum. Doğan, yine küsmedi ve partisinin başarısı için mücadelesini aksatmadan sürdürüyor. Politika, uzun soluklu bir olay…Zamanın ne getireceği bilinmez.

Sözün kısası şudur.

Özellikle yerel seçimde, doğdukları yere belediye başkan adayı olan kişilerin, sadece hemşehrilik bağlarını öne çıkarmaları doğru değildir. Bu adaylar, o kentte yaşayan Malatyalı, Eskişehirli, Ankaralı, İstanbullu, İzmirli, Antalyalı, Tuncelili, Vanlı….tüm vatandaşları kucaklamak zorundadırlar. Çünkü tüm bu vatandaşların, yaşadıkları kent için oy kullanma hakları vardır. Ama başkan adayları, “Benim onların oylarına ihtiyacım yok. Sadece hemşehrilerim oy versin yeter” diye düşünürlerse o da onların tercihi!