X Dursun Mirza, amasız, fakatsız çok açık bir şekilde Bandırma Belediye Başkanı seçildi. Seçilmemesi için troller, iftiralar, bel altı vuruşlar ve rezilliklere karşın yeniden başkan…
Seçildikten sonra cumhuriyet alanında yaptığı konuşmada, “İçimizdeki İrlandalılar” diyerek, CHP içinden kendisi aleyhine yapılan komplolara da dikkati çekti. Bu arada, şu cümleyi de kurdu:
“Seçim çalışmalarımızda Büyükşehir'in de kamunun da Bandırma Belediyesi'nin de gücünü kullanmadık. Halkın ve kendi gücümüzle seçimi kazandık. Haramilerin değil, halkın gücü kazandı.”
Bu cümlelerde, elbette ki kendisine destek vermediği gerekçesiyle Tolga Tosun yönetimine de bir “gönderme” vardı.
X Seçim öncesinde CHP adayı Dursun Mirza, Belediye Başkanı Tolga Tosun'a nezaket ziyaretinde bulunmuştu. O ziyarette, gerçekleşmeyeceğini bile bile Tosun'a, “Seçim çalışmalarında Mirza'ya meydanlarda destek verecek misiniz?” diye sorduğumda, ne diyecekti ki, elbette “Tabii ki vereceğim” yanıtını vermişti. Ancak hiçbir şekilde destek vermedi. Sadece CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in mitinginde Mirza ile birlikte, o da “mecburiyetten” kürsüye çıktı, o kadar!
Bu da gösterdi ki, siyasetin uzun soluklu bir mücadele olduğunu tam olarak kavrayamamış ve siyasette gerekli deneyimi kazanamamış. Oysa yaşı siyaset için yaşı oldukça genç sayılır. Siyasete devamı düşünüyorsa Mirza'ya alanlarda mutlaka destek vermesi gerekiyordu, yapmadı.
X Cemal Öztaylan döneminde, cumhuriyet alanında Çin'den ithal edilen granitler son aylarda paramparçaydı. Üstelik Öztaylan, kendisinin sorumlu olduğu bu durumu bile seçim atmosferi içinde, bol bol belediyenin aleyhine kullanıyordu. Başkanlık koltuğunda oturan Tolga Tosun'un yapması gereken tek uygulama vardı. Hemen cumhuriyet alanındaki o granitleri onarmak ve Mirza'nın bu konuda yıpratılmasının önüne geçmek. Yapmadı. Bu da siyaseten çok yanlıştı. Ramazan ayında çok sayıda iftara harcadığı parayı, o granitlerin onarımına ayıramaz mıydı?
X Seçimin kaybedeni ise AKP adayı M. Cemal Öztaylan'dı. Çok yanlış bir adaydı. “Aday olmak istemediğini”, ancak Cumhurbaşkanının isteği üzerine aday olduğunu öne süren Öztaylan, aslında adaylığı istiyordu. Bunun için de adaylıkları gündemde olan Mehmet Doğan ve Oya Yücel'i de ince bir şekilde elemeyi başarmıştı.
X Öztaylan, yanlış bir adaydı. Çünkü Bandırma, 15 yıldan beri sosyal demokrasi ile güler yüzlü bir şekilde yönetiliyordu. Özgürlüklerine, Atatürk'ün kurduğu laik cumhuriyete yürekten bağlı, cıvıl cıvıl yaşayan çağdaş bir kentti.
Öztaylan, Bandırma'daki üç dönemdir sürdüren sosyal demokrat belediyeyi ele geçirecek kişilikte değildi. Sürekli asık, hiç gülmeyen bir yüze sahip olan Öztaylan, hemen kavga edecekmiş gibi bir yapıya sahipti. Her kesimi hoşgörüyle kucaklayacak bir görünüme sahip değildi. Hakarete var olacak davranışları, hatta küfür sayılacak hareketleri çoktu. Siyasette kendisini yenileyememişti. Köhnemiş, eski bir siyasetin temsilcisiydi. Yorgundu ve enerjik bir görünüm veremiyordu.
Bu seçim öncesinde de bir vatandaşa yaptığı “nah” işareti ile Türkiye'nin gündemine de oturmuştu.
X Seçim sonrasında, seçim sonuçlarıyla ilgili sosyal medyada birçok espri ve şakalar gördüm. Birini sizlerle paylaşmak isterim. Bir seçmen, oyunu kullanmak için kulübeye girmiş. Elinde mühür. Bu mührü önce seçim pusulasında, en başta bulunan AKP adayı Öztaylan'ın üzerine getirip, ona basacakmış gibi gösterdikten sonra “nah” işareti yapıp, ardından oradan kaldırıp, CHP adayı Dursun Mirza'nın üstüne basıyor.
X Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanlığına bileğinin hakkıyla seçilen CHP'li Ahmet Akın'ı da ayrıca kutluyorum. Balıkesir'den hiç kopmadı. Siyasetin uzun soluklu bir mücadele olduğunu hiç unutmadı. Böylece 75 yıl aradan sonra CHP'yi, Balıkesir'de zafere ulaştırdı.
X Erdek'te sürpriz olmadı. CHP'li Burhan Karışık, seçimi rahatça kazanarak, “seçimle gelen son belediye başkanı” oldu.
AK Parti adayı Turan Gün, ikinci kez kaybetti. Demek ki seçim, son mitingde “İzmir Marşı”nı çalarak, “Biz de Cumhuriyetin partisiyiz” mesajı vermeye çalışma görüntüsüyle olmuyor.
X Gelelim, Erdek İYİ Parti'ye.
Göçtü, gitti.
Arif Demir, önce partinin Erdek Belediye Başkan adayı gösterilmişti. İYİ Parti, daha sonra onu adaylıktan çekerek, yerine F. Özlem Sarı'yı aday gösterdi. Demir, bu durumu nedense içine sindirdi. Ancak Yüksek Seçim Kurulu(YSK), Sarı'nın adaylığını reddetti. Arif Demir, yeniden aday gösterildi ve yine itiraz etmedi. Oysa onurlu bir davranış göstererek, buna “Ben piyon değilim” diye tepki göstermeli, hatta istifa etmeliydi.
Demir, bununla da yetinmedi. Seçim propaganda döneminde, CHP'den istifa eden eski Belediye Başkanı Hüseyin Sarı'nın himayesinde propaganda çalışmalarına katıldı. İkinci planda kalmayı içine sindirdi. Amacı Burhan Karışık'a seçimi kaybettirmek olan Sarı, bol bol konuştu. Karışık'a ağzına geleni söyledi. Demir ise sustu.
Sonuç mu? Arif Demir, seçimde sadece 633, İYİ Parti ise 918 oy alabildi.
Böylece Arif Demir ve İYİ Parti ile birlikte Hüseyin Sarı da seçimi kaybetti. Bu sonuç, Sarı'nın Erdek'teki eski siyasi karizmasının ve etkisinin kalmadığını da ortaya koydu.
