Türkiye Gazeteciler Cemiyeti(TGC) artık 78 yaşında.
1999 yılından beri üyesi olduğum, uzun süredir Balıkesir Temsilciliği'ni yürüttüğüm TGC çatısı altında çok değerli dostluklar kazandım.
TGC'nin çok değerli ödüllerinin başında gelen “Burhan Felek Gazetecilik Hizmet Ödülü”ne değer bulundum.
TGC başkanları arasında Nail Güreli ve Turgay Olcayto'nun bana desteklerini unutamam. Tabii ki yine eski başkanlardan Orhan Erinç'le de çok iyi bir dostluğum vardı. Mesleğin yüz aklarından Tufan Türenç'i de rahmetle anıyorum. Duayen spor yazarı Attila Gökçe'yle de dostluğumuzu hiçbir şeye değişmem.
Yine TGC çatısı altında duayen gazeteci Altan Öymen, hukuksal her sorunumda, hiçbir karşılık beklemeksizin yanımda olan değerli avukat Fikret İlkiz ile de çok güzel dostluklarım oldu. Ona bir kez daha teşekkürü borç biliyorum.
Cemiyetimize üyelik başvurumdaki “olur”u, Nail Güreli imzalamıştı. TGC üyelik rozetimi de, Orhan Ayhan'ın sunuculuk yaptığı gecede, ışıklar içinde yatmasını dilediğim ve çok özlediğim Nail Güreli takmıştı. O geceyi de hiç unutamam.
TGC başkanları Güreli, Olcayto ve Erinç bana hep güvendiler. Ben de onların bu güvenlerini boşa çıkarmamak için hep elimden geleni yaptım. Güvenlerini boşa çıkarmadığımı düşünüyorum.
Güreli, Olcayto ve Erinç'i, ne zaman Balıkesir, Bandırma, Erdek, Manyas ve Gönen'e konuşmacı veya konuk olarak davet etsem, hiçbir karşılık beklemeksizin, koşarak geldiler.
Cemiyetimizin önceki başkanı Turgay Olcayto, önceki yıllarda, Erdek'e tatil için gelmişti. O dönemde, Turgay Ağabey'i, gazeteci kardeşim Taygun Ertan ile Kapıdağ gezisine çıkarmıştık. Yine Turgay Olcayto, yıllardır Ocaklar Mahallesi'nde yaşayan, İstanbul'dan eski arkadaşı, “Yeşilçam Efsanesi” Ahmet Mekin ile görüşmüştü. Bu anılarımızı da unutmam mümkün değil.
Cemiyetimizdeki yıllarımda, TGC Genel Sekreteri olan Sibel Güneş'in de çalışkanlığını ve organizasyon yeteneğini hep takdirle karşıladım. Halen bu çalışmasını takdirle izliyor ve “Bu ne enerji?” diyorum.
Nail Güreli'nin döneminde, TGC'nin günlük yayın organı olup, uzun süre devam eden BİZİM GAZETE'de köşe yazılarım, söyleşi-röportajlarım ve haberlerim yer aldı. Bu gazetenin çatısı altında, halen dostluğum süren İskender Özsoy ile tanıştım. Onunla birlikte “Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü” almam da benim için ayrı bir mutluluktu.
BİZİM GAZETE, gerçekten çok kaliteli bir gazeteydi. Gazetecilik açısından değer taşıyan bir meslek yayınıydı. Keşke daha uzun yaşayabilseydi!
TGC çok büyük bir aile.
Yine bu çatı altında, İstanbul, Ankara, İzmir başta olmak üzere Anadolu'nun çeşitli kentlerinde düzenlenen “TGC Hizmet İçi Eğitim Seminerleri”ne moderatör ve konuşmacı olarak katıldım. Bu seminerlerde de çok sayıda meslektaşla tanışma ve dostluk kurma olanağına kavuştum. Gerçekten unutamadığım, çok anlamlı ve değerli seminerlerdi.
Şimdi cemiyetimiz, Vahap Munyar'ın başkanlığında yine güvenilir ellerde. Onlar da TGC bayrağını yükseğe çekmek büyük bir özveriyle çalışıyorlar.
İyi ki Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ailesi içinde bulunuyorum. Bu onur ve gururu hep taşıyacağım.