YazıYorum (Mete Kozdağ)
1923 yılında kurulan Türkiye Cumhuriyeti; kendi menfaatlerine uygun, yeni bir diplomasi yöntemi geliştirmek zorundaydı.
Mustafa Kemal Atatürk, gerçekçi bir politika anlayışıyla, devletin dış politikasını; ulusal çıkarlar, güvenlik ve barışın korunması üzerine kurmak için çalıştı.
Türkiye ile Yunanistan arasındaki hukuki sorunlar 1928 sonlarında, savaş tehlikesini göstermeye başlamış ve her iki ülke de deniz kuvvetlerini takviye etmiş ve ‘'gerekli olursa askeri güç kullanılması‘' söylemi, gündeme alınmıştır.
Ancak, Venizelos'un;
Başvekil İsmet Paşa da, 1929 yılında Meclisteki konuşmasında “Ancak bugün Yunanistan'ı idare eden zatın iyi münasebet kurmak arzusunda samimi olduğunu zannetmekteyim” diyerek, Venizelos yönetimindeki Yunanistan'la Türkiye arasındaki ilişkilerin; iyi yönde gelişeceğinden, umutlu olduğunu ifade etmiştir.
Türkiye-Yunanistan ilişkilerinin başka bir önemli adımı da, 14 Eylül 1933'de
Ankara'da imzalanan, Samimî Anlaşma Misakı Yasası, ya da Samimi Anlaşma Belgesi ile atılmıştır.
Bu anlaşma ile Türk-Yunan sınırının, değişmezliği kabul edilmiştir.
14 Eylül 1933 tarihi, Türk-Yunan ilişkilerinde büyük bir yakınlaşma sağlamıştır.
14 Eylül 1933 yılında, Türkiye ve Yunanistan arasında imzalanan Samimi Anlaşma Belgesi, Türk-Yunan ilişkilerinin sağlam temeller üzerinde yükseldiğini ve bu dönemde Venizelos'un değil, Tsaldaris'in başbakan olması da, iyi ilişkilerin yalnızca bireylere bağlı olmadığını göstermiştir.
14 Eylül tarihli antlaşmanın imzalanmasında, iki ülkenin coğrafi konumlarının da etkisi büyük olmuştur.
Bu antlaşma ile Yunanistan; Trakya sınırını bir Bulgar saldırısına karşı garanti altına alırken, Türkiye ise Trakya bölgesini garanti altına almış, ayrıca Balkanlar üzerinden gelebilecek bir saldırıya karşı da güvence sağlamıştır.
Aynı yıllarda, Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerin güçlenmekte olduğunu
gösteren başka bir gelişme de, Venizelos'un 12 Ocak 1934'de Mustafa Kemal'i, Nobel Barış Ödülü'ne aday göstermesi olmuştur.
Türk-Yunan Dostluk Antlaşması maddelerinden çoğu, 1963-1964 Kıbrıs bunalımı sırasında; haklı olan Türkiye tarafından, tek taraflı olarak yürürlükten kaldırılmıştır.
Okunuyor olmak dileğiyle, saygılar.