Doğunun Nietzsche'si olarak bilinen Lübnan asıllı filozof, şair ve ressam Halil Cibran, edebiyat dünyasında çok konuşulan pek çok esere imza atmıştır. Özellikle “Ermiş” isimli kitabı onlarca dile çevrilmiş, en çok okunan kitaplar arasında yerini almıştır. Sevgiyi her kavramın üzerinde tutan Halil Cibran'ın, son olarak “Kum ve Köpük” isimli kitabını da okudum. Kitapta, gerçeği ararken kaleminden dökülen cümlelerini okurken, sevginin kutsallığını hissettiren Cibran'ın değerlendirmelerini sizlerle paylaşmak istedim:
“İnsanın değeri elde ettiklerinde değil, neleri elde etmeyi arzuladığındadır.”
“Bazılarımız mürekkep gibidir, bazılarımız ise kağıt
Eğer bazılarımızın siyahlığı olmasaydı, kimileri dilsiz olurdu
Ve yine bazılarımızın beyazlığı olmasaydı, kimilerimiz de kör”
“Bana bir kulak ver ve ben de sana ses vereyim.”
“Zihnimiz bir süngerdir, kalbimizse bir ırmak.”
“Söylediklerimin yarısı anlamsızdır ama yine de söylerim, söylerim ki diğer yarısı size ulaşsın.”
“Yalnızlığım, insanlar benim konuşurken yanlışlarımı övüp, sessiz faziletlerimi suçladığında doğdu.”
“Her tohum, bir arzudur.”
“Ben, tüm yürüyenlerle birlikte yürürüm. Olduğum yerde durup, kafilenin geçişini izlemem.”
“Hatırlamak, bir tür buluşmadır.
Unutmak ise bir tür özgürlük.”
“Gökyüzünde yaşayan ruhlar, gıpta ile bakmaz mı insanın acısına?”
“Tanrım! Beni aslana yem et, tavşanı bana yem etmeden önce!”
“Gecenin yolunu izlemeyen kimse, şafak vaktine erişemez.”
“Ağaçlar, yeryüzünün gökyüzüne yazdığı şiirlerdir. Bizler, onları alaşağı eder, kağıda dönüştürürüz ki, boşluğumuzu kayıt altına alabilelim.”
“Bir ağaç yazarsa öz yaşam öyküsünü, bir ırkın tarihinden farksız olacaktır.”
“Bir şair, yanıp kül olmuş sarayının ortasında oturmuş, ortalıktaki küllerden bir tasvir yaratmaya çalışan tahtından indirilmiş bir kraldır.”
“Çölün tam ortasında, yalnız başına bile güzelliğin şarkılarını söylersen, dinleyen bulursun.”
“Çocuklarımıza çoğu zaman kendi kendimizi uykuya daldırabilecek ninniler söyleriz.”
“Sırtını güneşe döndüğün zaman göreceğin tek şey gölgen olur.”
“En zengin ile en fakir arasındaki fark, bir günlük açlıktan ve bir saatlik susuzluktan ibarettir.”
“Çoğu zaman dünlerimize olan borçlarımızı ödemek için yarınlarımızdan ödünç alırız.”
Öldürülenin şerefi, öldüren olmamasıdır.”
“Yalnızlık, ölü dallarımızın tümünü alaşağı eden sessiz bir fırtınadır. Yine de yaşayan köklerimizi daha da derinine gönderir, yaşamla dolu yeryüzünün kalbinin.”
“En çok özleyen kişi, en uzun yaşayandır.”
“Yaşamın yarısı tutkudur, yarısı da duyarsızlık.”
“Kiminle güldüğünüzü unutabilirsiniz ama kiminle ağladığınızı asla!”
“Sanat, doğadan sonsuzluğa uzanan bir basamaktır.”
“Sanat eseri, şekle sokulmuş bir sistir.”