Bakan olmak ile bakan olmak arasında dağlar kadar fark var farkında mısınız?..
“Oku baban gibi, eşek olma” ile “Oku, baban gibi eşek olma” cümlelerindeki uçurumda en azından virgül işareti konuyu çözüyor.
Burada virgül falan da yok.
Bakan olmak.
Siyaset aktörlerinin hayali değil mi?..
Güç, makam, ihtişam, imkân, para…
Eninde para; sonunda para, Ajda ne diyordu “Petrol”de, “eninde petrol, sonunda petrol” bunun gibi…
Gerçi artık sistem bakanlıklarda da değişti, dışarıdan da bakan atanma falan…
O zaman da daha çok çaba harcamak gerek ki siyasi kulvarın önüne geçilebilsin…
Bakan olmak kuşkusuz güzel şey, kim istemez?
Şöyle düşünün koca bir bakanlığın başındasınız.
Okul müdürü okuldan sorumlu misal; siz koca bakanlıktan… Merkezi teşkilatı var, taşra teşkilatı var; iki bakanlık olması gereken Kültür ve Turizm gibi, Tarım ve Orman gibi, Çevre ve Şehircilik gibi bir koltukta devasa iki bakanlığın işini yapan tek bakanlar var…
Okul müdürü okuldan, bakan da bakanlığından sorumlu değil mi?..
Dev bir aile aslında bakanlık da.
Okul müdürü, personel, öğretmenleri ve öğrencilerinden.
Bakan; bakanlık personeli, taşra teşkilatı ve orman bakanlığından örnekleyelim, teee orman işçisine kadar…
Dev bir aile.
İşte o aile kanatlarınızın altındaysa sorumluluk da sizde olmalı değil mi?..
Okul müdürü, okulundan sorumlu; bakan bakanlığından…
Lakin bakan olmak güzel de niyeyse bizim siyaset sorumluluk almayı sevmez…
Tepe sorumluluk almazsa silsile yoluyla alta inin, hangi başkan, hangi müdür sorumluluk alır?..
İstanbul kanatlarımın altında ama sorumluluk benden uzakta!
Makam dersem elma, sorumluluk dersem armut!
Sorumluluğu sevmez bizim bakanlar…
Sorumluluk almadıkları zaman da bakan olurlar.
Sadece bakarlar çünkü.
Bakan, “bakmak eylemini yapan kimse” anlamında aynı zamanda.
Haliyle bakanlar bakan olunca dünya da şaşırıyor bizde olana!
Yeni doğan bebekler ölüyor, öldürülüyor, Sağlık Bakanı bakıyor.
Otel yanıyor, onlarca insanımız ölüyor, Turizm Bakanı bakıyor.
Mağarada askerlerimiz şehit oluyor, Savunma Bakanı bakıyor.
Ülkenin ormanları cayır cayır yanıyor, Orman Bakanı bakanlığına gerektiği kadar, gerekiyorsa 300 uçak almak için ceketini çıkarıp gitmeli; 27 uçağımız var diye açıklama yapıyor yani nihayetinde o da bakıyor.
Şaibesiz LGS yok, Eğitim Bakanı bakıyor.
Cennet bölgelerimiz madenlere teslim, Çevre Bakanı bakıyor.
Uzatabiliriz, uzatabilirsiniz örnekleri….
Bakan olmak güzel şey; onurlu şey elbet ama…
Sorumlu bakan olmak, vatandaşın beklediği, özlediği, istediği yegâne şey aynı zamanda.
Hiçbir zaman hiçbir şart ve koşulda sorumluluk almazsan, siyasi dil ile sıyrılıp gidersen o zaman gönüllerdeki bakan değil ancak bakan bir bakan olmuşsundur ki makamdan ayrıldığın vakit kimse üzülmez arkandan.
Sadece sıradan bakma eylemi yapan bakan olmamak gerek. 
Bakmasını bilen, sorumluluk alan bakanlar şart ülkemize.