21.12.2020
“MKS Devo” ve gerçekler
Gazetecilikte araştırma son derece önemli.
Haberinizi yayınlamadan veya yorumunuzu yapmadan önce mutlaka çok iyi araştırmanız, ilgili “karşı taraf”ı da dinlemeniz gerekiyor. Ancak kimi zaman da bunu gözden kaçırabiliyorsunuz. Çünkü size o haberi iletene inanıyor ve haberi doğrudan ilgilendiren diğer kişi veya kuruluşa sormadan yayınlayabiliyorsunuz.
Yazı ailesi içinde yer aldığım “Bandırma Manşet” haber sitemizde, geçtiğimiz günlerde böyle bir olay yaşadık.
Bize gönderilen haberde, Bandırma Organize Sanayi Bölgesi'nde, 2003 yılından beri faaliyet gösteren “MKS Devo” kuruluşunun, bölgedeki bir dereye kirli atıklarını vererek, çevre kirliliği yarattığı öne sürülüyordu.
Bu iddiayı haber olarak yayınladık ama içimize bir kuşku da düştü. Keşke haberi yayınlamadan önce haberin diğer ilgilisi olan “MKS Devo” yetkililerini de dinleseydik.
Bunun üzerine yapacağımız tek iş kalmıştı. Yöreye giderek, durumu bizzat yerinde incelemek.
Söz konusu bölgeye gittik ve kuruluşun, kirli atıklarının verildiği öne sürülen derenin yanındaydık. Ne kirli atık gördük, ne de kirli atıkla ilgili en küçük bir kalıntı!
Kaldı ki, o derenin çok uzağında bulunan kuruluşun, buraya atıklarını bırakmasına da olanak yoktu.
Üstelik “sıvı atıkta sıfır deşarj”ı hedefleyen “MKS Devo”nın, modern bir arıtma ünitesi de vardı. Bunu da yerinde gördük.
Tabii ki, söz konusu kuruluşun yetkilileriyle de görüştük.
MKS Devo'nın Yönetim Kurulu Başkanı M. Korgün Şengün, “Son beş yıldır, Ar-Ge projelerine odaklandığımız bir dönemde, sanayide sıvı atıkların tamamını geri dönüştürerek, sıfır atığı hedeflerken, çevre kirliliği yarattığımız iddiası beni çok üzer. Çünkü çevre ve doğa sevgisini yüreğinde hisseden bir kişiliğe sahibim.
Çevre kirliliği yaratan kuruluşlar arasında gösterilmeye çalışılmam beni yürekten yaralar. Kaldı ki, bu iddiada bulunan kişilerin neden yaptıklarını ve amaçlarını da biliyorum” diyor.
“Sanayide sıfır atık” ile ilgili yeni buluşunu ticari duruma getirmeyi hedefleyen kuruluş, sanayideki dönüşümde de öncü olmak istiyor.
Konunun ilginç bir boyutu da şu:
“MKS Devo”nın, dereye verdiği atıklarıyla kirlilik yarattığını öne sürenler, bu konuda BİMER ve CİMER'e de şikâyette bulunduklarını belirtiyorlar.
Doğru, böyle bir şikâyet yapılmış ama Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndan gelen yetkililer, 06.10.2020 tarihinde yaptıkları denetimin ardından verdikleri denetim
sonucuyla ilgili yazılarında, şöyle demişler:
“İşletmenin açık olup, yapı ve tekstil kimyasalları üretimi yapıldığı, işletmeye ait 24.04.2024 son geçerlilik tarihli hava emisyonu komisyon çevre izin belgesi, işletmede endüstriyel atıksu arıtma tesisi bulunduğu, çalışır durumda olduğu, arıtılan suların, Bandırma Organize Sanayi Bölgesi'nin kanalizasyonlarına verildiği, denetim anında, alıcı ortama deşarj olmadığı tespit edilmiştir.”
2003 yılından beri, Bandırma Organize Sanayi Bölgesi'nde, birçok sektöre hammadde tedarik eden örnek bir organik kimya üreticisi ve ihracatçısı, “MKS Devo” Bugüne dek 21 icatlarına patent alan kuruluş, 18 buluşu ticarileştirmiş. 2015 yılından bu yana gerçekleştirdiği çalışmalarla ise sanayide sıvı atıkta sıfır deşarjı yaşama geçirmeyi hedefliyor.
Geçen yıl, arıtma ünitesine 6 milyon lira harcayan kuruluş, şu sıralarda ayrıca havacılık sektöründe ses getirecek yepyeni bir ürününü de müjdelemeye hazırlanıyor.
Hijyene büyük önem verilen kuruluşta, 2 vardiyada, 150 personel çalışıyor.
Evet. “MKS Devo” ile ilgili doğrular bunlar.
Çevreyi ve doğayı korumayı ilke edinen bir gazeteci-yazar olarak bunları anlatmak boynumun borcuydu.
Son söz mü?
Çevreyi ve doğayı koruma konusuna özen gösteren sanayi kurum ve kuruluşlarına destek olmak gerekirken, bazı kişisel hesaplar ve düşmanlık duyguları içinde onları lekelemeye, karalamaya kalkışmak hem ayıp, hem de üzücüdür.
Çevreye duyarlı kuruluşlara atılan çamur, hiçbir zaman onların üzerlerine yapışmaz!
Bu yazı 591 defa okundu.