Türk Sanat Müziği'nde beğendiğim sanatçıların başında “Sanat Güneşi” Zeki Müren gelir. Onu, babamın da çok sevdiği Ahmet Özhan izler.

Kadın Türk Sanat Müziği solistleri arasında beğendiklerinde önceliği Emel Sayın alır. Daha sonra ise Hüner Coşkuner'i çok beğenirim.

Hüner Coşkuner'i, geçtiğimiz günlerde, henüz 57 yaşındayken kaybettik. 

Coşkuner'i, üç kez canlı olarak izleme şansına kavuştum. 

Bunlardan ilk ikisi, yıllar öncesinde gerçekleşmişti. 

Hüner Hanım'ı, ilk kez, Bursa Almira Otel'deki bir nişan töreninde izledim. Şimdi futbol yorumcusu olup, Beşiktaş'ta futbol oynadığı dönemde Ali Gültiken ile Bandırmalı işadamı Erol Özsoy'un kızı Nazan Hanım'ın nişanlandığı gecede sahneye çıkan Hüner Coşkuner, nişan törenine ayrı bir renk katmıştı.

Coşkuner'i, yine yıllar önce Bandırma'da izleme olanağı bulmuştum. 

Bandırma Ortaokulu Okul Aile Birliği'nin, Bandırma'daki, eski Eken Otel'de düzenlediği bir kadınlar günü programında sahneye çıkmıştı, Hüner Coşkuner. Konserden önce kendisiyle röportaj yapmak istediğimde, “konserden sonra” demişti, Hüner Hanım. Ancak o gün, programını yaparken, sahnede, şu anda nedenini halen bilmediğim bir konuda kızınca, konserini yarıda bırakmıştı. Tabii ki, o kızgınlık içinde, konserden sonra bana verdiği röportaj sözüne belki de haklı olarak bağlı kalmamıştı, Coşkuner…

Hüner Coşkuner'i, son kez canlı olarak 2018 yılında, Balıkesir'de izlemiştim.

Balıkesir Futbol Hakemleri ve Gözlemcileri Derneği'nin düzenlediği yıl sonu yemeğinde, unutulmaz bir konser vermişti, Hüner Hanım.

Benim de, futbol hakem gözlemciliğimde yaş sınırını tamamlamam dolayısıyla plâket aldığım gecede her istek şarkıyı geri çevirmeyen sanatçı, sesi güzel olan bazı hakem ve gözlemci arkadaşlarla da sahnesini paylaşarak, birlikte şarkı söylemiş, onlara eşlik etmişti. O gecenin anısı bir başkadır, benim için.

Hüner Coşkuner,  Türk Sanat Müziği'ni iyi bilip, icra eden, her çeşit dedikodudan ve magazin malzemesi olmaktan uzak duran bir sanatçıydı.

Işıklar içinde uyusun.